Yıllık toplam taşıma kapasitesi 31,5 milyar metreküp olan ve 930’ar kilometrelik iki açık deniz boru hattından oluşan TürkAkım projesinde şuana kadar bin 369 kilometrelik boru döşendi.

Rusya’dan Türkiye’ye ve Avrupa’ya doğalgaz aktarmak üzere yapımı süren TürkAkım Açık Deniz Doğalgaz Boru Hattı’ndaki sosyal ve çevresel sorumluluk projeleri ile projedeki güncel gelişmelerin paylaşıldığı bilgilendirme toplantısı İstanbul Şişli’de yapıldı. Düzenlenen toplantıya TürkAkım Doğalgaz Boru Hattı Projesi Sözcüsü Aslı Esen, İzinlerden Sorumlu Müdür Matteo Veronesi, Paydaş İlişkileri Uzmanı Lain Wood, Proje Sözcüsü Sander Van Rootselaar, Çevre Yetkilisi Wayne Holden, İzin Prosedürleri Uzmanı Aytaç Togay ve basın mensupları katıldı.

Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren TürkAkım Doğalgaz Boru Hattı Projesi Sözcüsü Aslı Esen, projenin ikinci hattında 7 Ağustos itibariyle 435 kilometre boru hattı döşendiğini belirterek, "7 Ağustos itibarıyle Pioneering Spirit gemisi, projenin Avrupa’ya gaz taşıması planlanan ikinci hattında 435 kilometre boru döşemeyi tamamladı. İki hat üzerinden hesaplanınca bin 369 kilometrelik boru döşenmiş oldu. Türkiye’de ayrıca karada inşaat operasyonu bu yıl başladı, burada alım terminali yapımı ve kıyı geçişi işleri devam ediyor. Alım terminali Kıyıköy’de inşa ediliyor. Burada doğalgaz depolanmayacak. Ölçümleme ve regülasyon istasyonu olarak düşünebiliriz” dedi.

Esen, projenin yıllık toplam taşıma kapasitesinin 31,5 milyar metreküp olduğunu ve her hattın 930 kilometre uzunluğunda olduğunu söyledi.

“KESİLEN HER BİR AĞAÇ İÇİN EN AZ 5 AĞAÇ DİKİLECEK”

TürkAkım’ın İzinlerden Sorumlu Müdürü Matteo Veronesi de, ağaç kaybının telafisi için Orman Genel Müdürlüğü ile anlaşma imzaladıklarını kaydederek, kesilen her bir ağaç için en az 5 ağaç dikileceğini belirtti.

Veronesi, şu ifadeleri kullandı: “Longoz ormanları proje alanının 15 kilometre kuzeyinde yer alıyor. Türkiye mevzuatı uyarınca yeniden ağaçlandırma maliyetlerini de kapsayan orman izin harçları ödendi. Ağaç kaybının telafisi için öngörülen ağaçlandırma planımızı hayata geçirmek üzere Orman Genel Müdürlüğü ile bir anlaşma imzaladık. TürkAkım projesi kapsamındaki ağaç kaybının giderilmesinde, en az 1’e 5 olacak şekilde bir oran öngörülüyor. Yani bu demek ki, kesilen her bir ağaç için en az 5 ağaç Orman Müdürlüğü tarafından seçilen bölgelere dikilecek.”

“AĞAÇLANDIRMA PLANININ UYGULAMA MALİYETLERİ TÜRKAKIM PROJE ŞİRKETİ TARAFINDAN KARŞILANACAK”

Veronesi, Rusya ve Türkiye’de çevresel etki değerlendirmeleri gerçekleştirilerek bölge halkı üzerindeki etkilerin ortadan kaldırılması için birçok önlemin alındığını vurguladı. İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi akademisyenlerince yeniden ağaçlandırma konusunda bağımsız bir araştırma yapıldığını da söyleyen İzinlerden Sorumlu Müdür Matteo Veronesi, “Proje sahasının 57,5 hektarlık bir alanı kapsıyor. Orman Genel Müdürlüğü ve BOTAŞ ile imzalanan anlaşma kapsamında yeniden ağaçlandırma için İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesinin tavsiyeleri doğrultusunda Tekirdağ’da 89, Silivri’de 20 ve Aksaray’da 10 olmak üzere toplamda 119 hektarlık bir alan belirlendi. Bu ağaçlandırma planının uygulama maliyetleri TürkAkım proje şirketi tarafından karşılanacak” açıklamasında bulundu.

“PROJENİN ÇEVRE ÜZERİMDEKİ ETKİLERİNİ EN AZA İNDİRMEK İÇİN BİRÇOK ÇALIŞMA YAPILDI”

Veronesi, çevre izleme çalışmalarının inşaat sonuna kadar devam edeceğini ve projenin yerel ekoloji üzerindeki etkilerini en aza indirmek için saha ekibine düzenli ekoloji eğitimleri, endemik bitkilerin tohumlarının Ankara’daki tohum bankasına taşınması, saha hazırlıklarının kuşların üreme mevsiminden önce tamamlanması, bin 100’e yakın hayvanın proje alanı dışına taşınması, 50 adet Türk Zambağı soğanının inşaat alanı dışındaki habitat alanlarına taşınması gibi çalışmalar yaptıklarını da vurguladı.

“UYGUN İŞ OLANAKLARI BÖLGE SAKİNLERİNE DUYURULUYOR”

TürkAkım Paydaş İlişkileri Uzmanı Iain Wood da, projenin her aşamasında katılımcı bir diyalog çalışması yürüttüklerini, halktan; STK’lardan, işletmelerden, resmi kurumlardan, sektör temsilcilerinden ve diğer paydaşlardan gelen geri bildirimleri memnuniyetle karşıladıklarını kaydetti.

Wood, "Toz ve gürültü kontrolünün yanı sıra gerek halkın gerek besi hayvanlarının güvenliği için trafikte önlemler alınıyor. Uygun iş olanakları bölge sakinlerine duyuruluyor. Ürün ve hizmetler mümkün olduğunca yerel işletmelerden satın alınıyor. Projeden kaynaklanan ekonomik etkileri yaşayabilecek paydaşlarımızla, etkileri ortadan kaldıracak ve bu etkileri en aza indirecek önlemler almak üzere irtibata geçiyor ya da tazmin etmek için uygun çözümler üzerinde uzlaşıyoruz. Geçen yıl birçok yerel yatırım projemizi tamamladık ve bu çalışmalarımıza belirlenen programımız çerçevesinde devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

Iain Wood, bölgedeki arıcılık faaliyetlerinin proje alanı dışına taşındığını ve yakınlarda olup etkilenebilecek çiftçilere yem ve su desteği sağlandığını da söyledi.