Cumhurbaşkanı adayı ve SP Genel Başkanı Prof. Dr. Temel Karamollaoğlu, daha önce yaptığı ve herkesten tepki toplayan açıklamalarına ilişkin , “Dikkat çeksin diye ‘İktidara gelirsek, bütün yatırımları durduracağız’ dedim” şeklinde açıklık getirdi.
Cumhurbaşkanı adayı ve Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Adayı Prof. Dr. Temel Karamollaoğlu, Isparta 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’nda vatandaşlarla bir araya geldi. Miting alanında, ’Millet İttifakı’ olarak yer alan partilerden Cumhuriyet Halk Partisi ve İyi Partililerin de yer alarak, Saadet Partisi bayraklarıyla katılım sağlaması dikkat çekti.
Isparta Valiliği önündeki 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’nda oluşturulan miting alanının tam dolmaması da dikkatlerden kaçmadı. Alanda güneşten bunalan bazı vatandaşlar korunmak için şemsiye kullanırken, bazıları yeşillik alandaki ağaçların altından bazıları da bariyerlerin dışında kalarak konuşmaları dinledi.
Yaptığı konuşmada iktidara yüklenerek, Türkiye’nin son dönemde hukuksal ve ekonomik anlamda ciddi sıkıntılar yaşadığını öne süren Cumhurbaşkanı adayı ve SP Genel Başkanı Prof. Dr. Temel Karamollaoğlu’nun konuşmasındaki satır başları şöyle:
“Ramazan’da kucaklaşacağımıza, kamplaşmamızı körükleyenler var”
Ramazan ayında insanların kucaklaşması gerekirken, siyasi seçim sürecine girilmesini eleştiren Karamollaoğlu, “Üzülerek ifade ediyorum ki; bir seçime giderken Ramazan’da kucaklaşacağımıza, kamplaşmamızı körükleyenler var. Kendi gibi düşünmeyen, kendileri gibi meselelere yaklaşmayan, meseleleri biraz farklı açıdan görenler hain ilan edilebiliyor. Biz buna razı değiliz, iktidara geldiğimiz zaman mutlaka bu gidişatı değiştireceğiz” dedi.
“Ülkemiz öyle bir dönemden geçiyor ki; insanlar fikirlerini ifade etmekten imtina ediyor, çekiniyorlar”
Bu değişimi seçmenleriyle birlikte gerçekleştireceklerini kaydeden SP Genel Başkanı Karamollaoğlu, “Bugün, Allah razı olsun siz burada güzel bir kalabalık meydana getirdiğiniz, coşkulusunuz. Ama ben buraya gelememekle beraber, kalbi sizlerle çarpan daha on binlerce insan olduğuna inanıyorum. Çünkü ülkemiz öyle bir dönemden geçiyor ki; insanlar fikirlerini ifade etmekten imtina ediyor, çekiniyorlar. ‘Benim bir yakınımın, çocuklarımın, kendimin başına bir şey gelir’ diye endişe duyuyorlar. Bu sebepten dolayı da herkes, her mitinge gidemiyor. Onunu için, gösterdiğiniz cesaretten dolayı sizlere teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“BİR İNSANA ‘KENDİNİN MAHSUP OLDUĞUNU İSPAT ET’ DERSENİZ, İŞTE BU ZULMÜN İFADESİDİR”
“Bir ülkede huzur ve barışın olması, her şeyden önce adaletin kamil manada en mükemmel şekilde tesis edilmesiyle sağlanabilir. Adaletin olmadığı yerde baskı vardır, zulüm vardır” diyerek sözlerine devam eden Karamollaoğlu, “Herkes, kendi başına gelmediği için bu durumu aynı şekilde hissetmeyebilir. Ama ateş düştüğü yeri yakar. Bugün biz, işinden - aşından edilen, neyle suçlandığını bilmeyen binlerce, on binlerce, hatta yüz binlerce insana muhatap oluyoruz. İşinden edilmiş, bir kararname ile alınmış ama neden alındığını bilmiyor. Kendinin mahsup olduğunu ispat et diyorlar. ‘Tamam da ben hangi suçu işledim, hangi kararla ve suç gerekçesiyle beni aldığınız”, bunu kendisine bildirilmeyen on benlerce, yüzbinlerce insan var. Böyle adalet var. İddia eden savcılık makamı, bir insanı gözaltına alırken, mutlaka neden gözaltına alma işlemini yaptığını ona bildirmek mecburiyetindedir. İşinden atılırken de ondan sora savunma isteyebilirsiniz. Ama siz bir insana ‘Kendinin mahsup olduğunu ispat et’ derseniz, işte bu zulmün ifadesidir. Onun için bu iktidarın değişmesini ihtiyaç vardır” şeklinde konuştu.
“İktidar haykırıyor ama yine de eski politikalarında bir değişiklik yapmıyor”
Türkiye’nin birçok sorunun bulunduğunu savunan Karamollaoğlu, yaşanan ekonomik ve dış politikadaki diğer sıkıntıları anlatarak, “Bugün ülkemizin birçok problemi var. Bir - iki grup hariç, problemsiz bir sektör yok. Dış politikaya bakıyoruz karman çorman. Tam olarak dostumuz kim, hasmımız kim bilemiyoruz. Bugün dost kabul ettiklerimizin karşısına çıkıp, ‘Bu ne biçim dostluk’ diye iktidar haykırıyor ama yine de eski politikalarında bir değişiklik yapmıyor” dedi.
“Bir ün bu beyaz AK Partililer anlayacaklar ki, bu beton ve asfalt yenecek bir mal değil”
İktidarın kafasının beton ve asfalta olmak üzere, iki şeye çalıştığını iddia eden Karamollaoğlu, “Kafaları iki şeye çalışıyor. Biri beton, diğeri asfalt. Ben bunu söyleyince de neden istemiyorsun diyorlar. Ben bunu istemiyorum değil, önce üretime yatırım yapalım, sonra kazancımızla buna yatırım yapalım. Ben buna atı arabanın önüne bağlayalım, diyorum. Önce üretken yatırımlara verelim, çiftçiyi ve üreticiyi destekleyelim. İthalattan kurtulalım. Sanayiciyi destekleyelim, o ayağa kalktığında yeni şeyler ortaya çıkarsın. Başka türlü bu iş olmaz. Bu arkadaşlar anlaşılan köyde hiç bulunmamışlar. At arabasının ne olduğunu da belki bilmiyorlar. At, arabanın önüne bağlanmazsa arabayı çekemez, ekonomi yürümez, problemler çözülmez. Böyle yapmazsanız, doları, işsizliği, ekonomiyi iyileştiremezsiniz. Hele hele denk bütçe hiçbir zaman yapamazsınız” ifadelerini kullandı.
Karamollaoğlu, sözlerine Kızılderili atasözünü şu şekilde değiştirerek devam etti: “Bir gün bu beyaz AK Partililer anlayacaklar ki, bu beton ve asfalt yenecek bir mal değil.”
“DİKKAT ÇEKSİN DİYE ‘İKTİDARA GELİRSEK, BÜTÜN YATIRIMLARI DURDURACAĞIZ’ DEDİM”
Ekonomik politikaların sil baştan düzenlenmesi gerektiğine vurgu yaparak, daha önce yaptığı yatırımları durdurma açıklamasının nedenini açıklayan Karamollaoğlu, “Bizim bugünkü ekonomi politikalarını sil baştan değiştirmeye ihtiyacımız var. Ben bunun için, biraz da dikkat çekmesi için, olay anlaşılsın ve ‘Yav, bu adam ne diyor?’ diye sorsunlar diye düşündüğüm için ‘İktidara gelirsek, bütün yatırımları durduracağız’ dedim. ‘Vay, şuna bak yav, her şeyi durduracak’ dediler. Benim söylediğimi iyi anlayın; ben ne yola, ne de hızlı trene, ne köprülere karşıyım. Tek söylediğim öncelikleri belirlemek. Önce üretime dönük yatırımları harekete geçirmek, sonra borçlanmadan diğer yatırımları yapmak. Bu parayı nerden bulacağımı soruyorlar; biz, iki konuda tedbir alırsak, 60-70 milyar dolar para ortaya çıkar. İlki yolsuzluk, ikincisi israfı durdurmak. Onun için biz farklıyız” dedi.
“ÜNİVERSİTELERİ BÖLEREK, KALİTESİNİ ARTIRAMAZSINIZ”
Konuşmasına gençlerin iyi yetişmesi gerektiğine dikkat çekerek devam eden Karamollaoğlu, “Gençlik bizim geleceğimiz. Gencimizin iyi yetişmesi lazım. Dün lise imtihanları vardı. Cenab- Hak bu imtihanlara giren çocuklarımıza inşallah başarılar ihsan eder. Ancak biz maalesef ilk-orta - lise dahil, ne orta öğrenimde ne de üniversitelerimizde gençlerimizi vasıflı yetiştiremiyoruz. Gençlerimiz ilk-orta-lise seviyesindeyken ‘Değerler’ eğitimi alamıyor. Maalesef uyuşturucu alışkanlığı okul önlerine kadar indi. Bunun tedbirinin alınması lazım, alınamıyor. Üniversitelere baktığımız zaman, başka problemlerle karşı karşıya kalıyoruz, Isparta Üniversitesinin nüfusu 90 bini geçti, diye bölmüşler. Üniversiteleri bölerek, kalitesini artıramazsınız. Kalite başka bir şey, öğrenci adedinin fazla olması başka bir şey” ifadelerini kullandı.
“GENÇLERİMİZİN EVLENME ÇAĞINA GELDİĞİNDE, GECİKMEDEN BEN ŞAHSEN EVLENMELERİNİ İSTERİM”
Gençlerin okuma çağındayken okumaları için gereken gayretin gösterilmesi gerektiğin ileten Karamollaoğlu, şu şekilde devam etti:
“Aile müessesesi, bizim özenle korumamız icap eden bir müessesedir. Gençlerimizin evlenme çağına geldiğinde, gecikmeden ben şahsen evlenmelerini isterim. Bunu bizim için, toplumumuz için olmazsa olmaz bir husus olarak görüyorum. Batı’da aile müessesesi çöktü. Artık maalesef bu, bize de sirayet etmeye başladı. Elbette evlenmeler arttığı için nüfus artıyor ama boşanmalar da son yıllarda 1 milyonu geçti” dedi.
“SAĞLIK, ÇOK CİDDİ VE GÜZEL ADIM ATTIKLARI BİR SAHAYDI AMA 2010’DAN SONRA PUSULAYI ŞAŞIRDILAR”
AK Parti iktidarının göreve geldiği süreçten sonra sağlık konusunda ilk etapta güzel işler yaptığına değinen Karamollaoğlu, “Sağlık, bugün iktidarda olan arkadaşlarımızın çok ciddi ve güzel adım attıkları bir sahaydı ama 2010’dan sonra pusulayı şaşırdılar. Şehir Hastaneleri diye bir şey çıktı. Hastalık, rant vesilesi yapıldı, bu olmaz. Devlet Şehir Hastanesine 1 kuruş para vermeden yaptırıyor, ondan sonra kiralıyor” ifadelerine yer verdi.
SÖZÜNÜN KESİLMESİNE ÇIKIŞTI: SEN KONUŞACAKSAN GEL, KONUŞ
Konuşması sırasında, askeri okulların kapatılmasıyla çocuğunun müebbet hapis cezası aldığını dile getiren bir kadın ve erkek tarafından sözünün kesilmesi üzerine “1 dakika” diyen çıkışan Karamollaoğlu, “Yav, 1 dakika. Sen konuşacaksan gel, konuş. Derdini anladım ama ben konuşmama başlarken, adaletle başladım. Elbette problemlerimiz çok, elbette canı yanan insan senin gibi bağırır ama problemler yüksek sesle çözülmüyor” dedi.
“ADALET, İNSANDAN İNSANA DEĞİŞMEZ”
“Adalet dediğimiz için bize kızıyorlar” şeklinde konuşmalarına devam eden Karamollaoğlu, “Bunu dediğimiz de ‘Sen bilmem necisin, FETÖ’cü müsün?’ Herkes biliyor ki, bizim bu tarakta hiç bezimiz olmadı. Sayın Cumhurbaşkanının kendi ifadesi ile söylüyorum, ‘Biz gördük ki; bunların altı ibadet, ortası ticaret, üstü ihanet’. Ben de soruyorum; Yav sizin ‘Teskiyeyi bunlardan almazsanız, devlette bir yere giremezsiniz’ dediğiniz için, sadece buraya ibadet maksadıyla bağlananları nasıl ihanet edenlerle aynı kefeye koyarsınız? Israrla bunun üzerinde de duruyorum. Adalet, insandan insana değişmez. Hak ölçüsü değişmez” şeklinde konuştu.
Karamollaoğlu daha sonra milletvekili adaylarıyla birlikte gövde gösterisi yaptıktan sonra alandan ayrıldı.
(Feti Kılıç/İHA)