Türk Sağlık Turizmi Derneği Başkanı Dr. Servet Terziler, Afrika’da balta girmemiş ormanlarda dahi, Türkiye’nin sağlık turizminde bilinir olduğunu vurgulayarak 2023 yılını geçtiğimiz yılın 4 milyar dolarlık cirosunu da katlayarak tamamlayacağını kaydetti. Terziler, sağlık turizminde Türkiye’nin yıldızının 2000’li yılların başında parlamaya başladığını, o dönemlerde sadece Körfez ülkeleri ve Arap yarımadası ülkelerinden talep olurken bugün, üç sağlık turizmi hastasından ikisinin Avrupa’dan geldiğine dikkat çekti. Terziler, "2010 yıllarının başlarında, sağlıklı turizminin alev almaya başladığı zamanlardı, büyümek bakımından daha çok Körfez ülkeleri, Dubai, Abu Dabi, Bahreyn, Suudi Arabistan, Katar gibi ülkelerden yoğun hasta akışı oluyordu. Fakat 2015'ten sonra yavaş yavaş Avrupa ne oluyor demeye başladı. 2017-2018'lere bakıldığı zaman ise artık Avrupalı turistin Arap dünyasından gelen turistlere oranı, yüzde 50 daha yüksek olmaya başladı. Şu an Türkiye'ye gelen 3 tane sağlık turizmi hastasından ikisinin Avrupa'dan, birinin Arap dünyasından olduğunu görmeye başladık" dedi.
“AFRİKA’DA BALTA GİRMEMİŞ ORMANLARDA DAHİ BİLİNİYORUZ"
Bugün, kıta ötesi Amerika, Kanada, hatta Avustralya ve Brezilya'dan dahi birçok sağlık turizmi hastasının Türkiye’yi tercihe der hale geldiğini vurgulayan Terziler, "Şu anda ülkemize, 150'nin üzerinde ülkeden sağlık turisti gelmeye devam ediyor. Afrika'da balta girmemiş ormanlarda bile artık Türkiye'nin sağlık turizminde çok iyi olduğu, saç ekiminde çok iyi olduğu, marka olduğu biliniyor. Bu büyük bir mutlulukö diye konuştu. Kovid pandemisi döneminde tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’nin de kapanmalardan olumsuz etkilenerek sağlık turizminde yüzde 20-30’a yakın bir küçülme yaşandığını ancak sınırlar açıldıktan sonra akın akın sağlık turisti gelmeye başladığını vurgulayan Terziler, 2020 yılında 2,5 milyar dolara yakın bir ciroya düşse de ertesi yıl ve 2022'de yeniden yükselişe geçildiğini söyledi . Terziler, “Türkiye Kovid’de çok iyi bir imtihan verdi. Sadece estetik, diş ve saç ekimi konusunda ivmeyi yakalamışken, genel sağlık hizmetlerinde de bu ivmeye ulaşıldı. Bu sayede 2022 yılına baktığımız zaman sağlık turizmi yılı rekorla kapattı ve 4 milyar dolarlık ciroyu gördük. Bunun yaklaşık yüzde 50'si, yani 1 milyon saç turistini biz ülkemizde ağırladık ve buradan ortalama 2 milyar dolarlık bir ciro elde ettik ülke olarak" dedi.
İSVEÇ NORVEÇ MEME KALÇA BÜYÜTMEYE, GÜNEY ÜLKELERİ LİPOSUCTİON’A GELİYOR
6 Şubat'ta yaşanan deprem felaketinin ardından yaklaşık 1 ay kadar yaşanan kaygı nedeniyle sağlık turizminde de bir yavaşlama olsa da sektörün hızla toparlandığına değinen Terziler, sağlık turizminde ihtiyaçların her ülkenin özelliğine göre değiştiğini kaydetti. Terziler,
"Yaklaşık 1 ay kadar Türkiye'nin korktuğu gibi, dünya insanının da korkmasına neden oldu deprem. Ama Mart ortasından itibaren tekrar akın akın ülkemize sağlık turisti gelmeye devam etti. Bir millette ne eksikse ona yönelik talepler daha yüksek oluyor. örneğin yukarıya çıktığımız zaman, Kuzey Avrupa'ya, İsveç, Norveç Danimarka, boylar uzun, genellikle kalçalar ve meme anatomisinin küçük olduğu bilinir. Onlar yoğun olarak meme ve kalça implantı için geliyorlar bu nedenle. Sıcak ülkelere gittikçe, kalça ve karın bölgesi büyümeye, genişlemeye başlıyor. Onlar mesela daha çok bazen kalça, basen küçültme, liposuction yaptırmaya gelirler, sıcak ülkelerdeki, ekvatora yakın insanlar. Avrupa'ya baktığımızda ise saç ekimi ve dişte patlama söz konusu. Arap dünyası da daha çok liposuction ve saç ekimi konusunda tercih ediyor ülkemizi" şeklinde konuştu.
“AVUSTURALYA’DAN 24 SAAT UÇUŞLA 2-3 GÜNLÜĞÜNE GELENLER VAR"
“Bugün nasıl geldiklerine hala inanamadığınız Avusturalya’dan sağlık turizmi hastalarımız var" diyen Terziler, sözlerini şöyle noktaladı: "24 saat, çift bacaklı uçuşla geliyorlar, Melbourne’den aktarmalı gelirler, saç ekimine gelip 2-3 gün kalıp dönerler. Şu anda Kore, Japonya, Çin’den bile birçok insan yavaş yavaş gelmeye başladı. 2023'ün sonunda 2022’de yakaladığımız 4 milyar dolarlık cironun da üzerine çıkacağımızı tahmin ediyoruz. Özel sektör ve devlet, sağlık turizmi konusunda birbiriyle yarış halinde. Bu dünyada görülmemiş bir şey. Yaşlılık sürecinde kaplıca turizmi ve sağlık turizmi ile kombin bir şekilde düşündüğünüzde, bu sektörün 20 milyar dolar gibi bir rakamın üzerine çıktığını görüyoruz. Bu da Türkiye'nin ekonomisinde 5’inci ekonomi rayına oturdu sağlık turizmi"