Darbeci General Semih Terzi’nin eşini bıçakla kovalayan noter katibi Kerem Sağlıklı, FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında Astsubay Ömer Halisdemir tarafından öldürülen Semih Terzi’nin eşi Nazire Terzi’nin 18 yıl hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin, “Devleti tehdit etmeye çalıştı bu kadın. Ben de bu konuda suç duyurusunda bulunduk. Bu devleti tehdit edemeyeceğini bir kez daha gördü” dedi.
15 Temmuz darbe girişimi sırasında Astsubay Ömer Halisdemir tarafından vurulan darbeci General Semih Terzi’nin eşi, mal varlıklarını üçüncü bir kişiye devretmek isterken kendisini tanıyan imza yetkili katip tarafından bıçakla Tümbet kovalanmıştı. Noter katibi Kerem Sağlıklı, darbeci general Semih Terzi’nin eşi Nazire Terzi’nin 18 yıl hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin konuştu. Sağlıklı, "15 Temmuz memleketimiz için bir milattı. Bizim için de öyle oldu. O kadın gelip şehitlerimizin hakkını çalmaya çalıştı. Bizde çok şükür buna izin vermedik. Bedelini de kendimiz ödedik. Hiçbir şehidimizin hakkını da yerde bırakmadık. O kadın 18 yıl ceza aldığını gördüm. Bu darbede en ufak şekilde parmağı olan ve FETÖ’yü savunan insanlar en büyük cezaları alsınlar. Adaletimiz bizden daha iyi bilir. Yeterli bir ceza almış. Allah hiçbir mazlumun hakkını bırakmaz. 250 şehidimiz var, hiçbir şehidimizin ahını yerde koymayacak. Çok şükür yanına kalmadı ve 18 yıl aldı. Devleti tehdit etmeye çalıştı bu kadın. Ben de bu konuda suç duyurusunda bulunduk. Bu devleti tehdit edemeyeceğini bir kez daha gördü. Bizler bu memleketin evlatlarıyız. Bizler de üzerimize düşeni yapmak zorundayız. Bende yaptığıma inanıyorum. Bugün olsa yine yaparım" ifadelerini kullandı.
"Afrin’de savaşan tüm askerlerimize selam olsun" diyen Sağlıklı, "Her gece onlarla yatıp kalkıyoruz. Bizde gönüllüyüz. 2 çocuğum var, onlar da feda olsun. Çocuklarım hiçbir şey yapamazsa askerimizin postallarını temizler" dedi.
İş konusunda henüz bir netlik olmadığını, o olaydan sonra durumunu toparlayamadığını söyleyen Sağlıklı, şunları kaydetti:
"Rızkı veren Allah’tır. Rabbim rızıksız bir kuşu bile bırakmamış, bize de illaki bir kapı açılacaktır. Bizim isteğimiz devletten bir maaş almak değil. Amacımız devlete hizmet etmek. Eğer ki 15 Temmuz yaşanmış olsaydı bugün bu memleket düşmüştü. 250 şehit verdik ama düşürmedik. Bizler şehidin hakkını savunmazsak öbür tarafta şehitlerimizin yüzüne hiç kimse bakamayacak. Biz ocaklarda büyüdük yetiştik ve bize böyle öğrettiler. Şimdi Reis’in sevdalısıyız. Devlet Bey’in sevdalısıyız. Hayatımızı böyle sürdürüyoruz. Bir şehit varken gülmeyi yasaklıyoruz. Bizim gönlümüz hapis cezasında değil, bu memlekete ihanet eden herkes idam edilsinler istiyoruz. Devletimiz en iyisini bilir. Devleti tehdit edemeyeceklerini umarım görmüşlerdir. 18 yıl kendilerine hayırlı olsun. Bu olaydan sonra bu olaya karışan kişiler bilinmeyen bir şekilde korunmaya çalışılıyor. Bu konu hakkında büyüklerimize başvuruda bulundum. Ulaşamadıklarım var. Başbakanımıza 10 dakika dahi olsa kendimi izah etmek istiyorum. Sebebi ise sadece Nazire Terzi değil. Beni işten çıkarmaya çalışan noter ile ilgili bir senedir suç duyurusunda bulunuyorum ama hiçbir şekilde işlem yapılmıyor."
(Seyid Fatih Poyraz - Burak Altun /İHA)