Afyonkarahisar’da bir lokum işletmesinin Karabuğday nişastası ile ve Zereşk üzümü ile ürettiği lokumlar, antioksidan özelliği ile vücudu yenilerken, bunun yanında açmayan gülün tomurcuklarından elde edilen lokumlar da büyük ilgi görüyor.
Kentten birçok ülkeye lokum ihraç eden bir firmanın satış sorumlusu Ahmet Önder, Türkiye’de ilk kez Karabuğday nişastası ve Zereşk üzümlü ile açmayan gülün tomurcuklarından üretilen lokumların sırrını İHA muhabiri ile paylaştı. Gençlik iksiri gibi bir lokum ürettiklerini belirten Önder, “Bu dönemde çok özel olarak imal ettiğimiz Karabuğday unundan yapılan lokumlarımız. Lokumun bir özelliği antioksidan olması, hücreleri yenileyici ve aynı zamanda geçlik iksiri gibi bir lokum yaptık. Afyon’da ve Türkiye’de ilk kez biz yaptık. Zereşk üzümlü ve antioksidan özelliği ile birlikte meyve özlü. Yediğiniz zaman hangi tadı hissetmek istiyorsanız o tadı yakalayabiliyorsunuz. Zereşk üzümü, Orta Asya’dan geliyor, Kafkas dağlarından geliyor. Çok yüksek rakımlı dağlardan toplanmış. Bunun özelliği, istediğiniz mayhoş bir tat gelir ama sürekli tatlandırdığı için ye beni diyen bir lokum gibi. Aynı zamanda ihracatımız da var bu lokumla ilgili. Yurt dışına Almanya, Fransa, Arap ülkeleri, Asya ülkelerine bu lokumlarımızı biz yapıp gönderiyoruz. Hiç yan etkisi olmayan doğal bir lezzet” diye konuştu.
“GÜL VERMEKLE GÜLLÜ LOKUM İKRAM ETMEK AYNI ŞEY”
Güllü lokumları da açmayan gülün tomurcukları ve yapraklarıyla yapıldığını ve kokusunun da hiç gitmediğini aktaran Önder, “Güllü lokumun bir özelliği gül yaprağının hiç açılmayan, tomurcuk halindeyken kurumamış hali. Öyle olunca da lokumla birleştiği zaman, bir de Antep fıstığı katıldığında enfes bir lezzetli tat elde ediyorsunuz. Gülün bir özelliği hiç kokusu gitmemiş, kurumamış, taze iken kesilmiş olduğu için lezzeti, tadı damağınızda başlıyor. Ben işte o gülü hissedebiliyorum. Yani gülü vermekle, güllü lokumu vermek aynı anlama geliyor” dedi.
(Hayati Kanat - Ahmet Bilal Hamzaçebi/İHA)