Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, "İster Nevruz desinler ister Navroz desinler ister ‘w’ ile yazsınlar ister ‘v’ ile yazsınlar halkımın değeri neyse hepsi bizim başımızın tacı hepsini olduğu gibi alıp nesilden nesile aktaracağız” dedi.
UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından "Mirasın Rengi ve Kokusu: Çiğdem ve Nevruz" Sergi, Konferans ve Resepsiyonu düzenlendi. Programda konuşan Bakan Yılmaz, Türkiye’nin insanlığın somut kültürel miras listesinde 17, somut olmayan kültürel miras listesinde 16 olduğunu hatırlatarak, “İstanbul ve tarihi alanları diye tek bir alan var. Biz tek bir alan İstanbul diyoruz. Ama bir başka ülke olsaydı Ayasofya’yı bir, Topkapı’yı bir, Sultanahmet’i bir, Süleymaniye’yi bir, Kız Kulesi’ni bir, Yedikule Zindanlarını bir yapardı. Bu sayısız bütün insanlığın ortak mirası olan bu somut ve somut olmayan kültürel mirasa ev sahipliği yapan bir ülkenin temsilcileri olarak gurur duyuyorum. Kültürümüzün gelişmesi için nesilden nesile aktarılması için emeği geçenlere teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
“MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA DA BU HALKININ DEĞERLERİNİ NESİLDEN NESİLE AKTARMA GÖREVİ DÜŞÜYOR”
“Gerçekten büyük bir mirasın sahibiyiz, büyük bir mirasın taşıyıcılarıyız, büyük bir mirasın emanetçileriyiz. Ne söylerseniz söyleyin herkese muhakkak bir vazife düşüyor” diyen Yılmaz, “Milli Eğitim Bakanlığına da bu halkının değerlerini nesilden nesile aktarma görevi düşüyor. Bu alanda gerçekten barış içerisinde, birlik içerisinde, ortak yaşama anlayışını geliştirmek için” şeklinde konuştu.
“BİZ FARKLI KÜLTÜREL DEĞERLERİ HİÇBİR ZAMAN TEHDİT OLARAK GÖRMEDİK HEP ZENGİNLİK OLARAK GÖRDÜK”
Afganistan’dan, İran’dan, Özbekistan’dan, Azerbaycan’dan gelenlerin de Nevruz’u kutladığını, Irak’ın da katıldığını ve bunun 12 ülkenin mirası olarak kabul edildiğini duyduğunda çok mutlu olduğunu anlatan Yılmaz, “Gerçekten Hindistan’ın buna katılmasını çok ilgi çekici olarak gördüm. Şimdi görüyorum ki Moğolistan’da o da Orta Asya ve Orta Doğu ülkelerinin halklarının ortak değeri o da katılmak istiyor. Kültürler genişledikçe, katıldıkça, çeşitlendikçe güzelleştirilir. Ne kadar çok fazla zenginliğimiz var o kadar çok fazla kültürel değerlerimiz var. Biz farklı kültürel değerleri hiçbir zaman tehdit olarak görmedik hep zenginlik olarak gördük” değerlendirmesinde bulundu.
"HALKIMIN DEĞERİ NEYSE HEPSİ BİZİM BAŞIMIZIN TACI HEPSİNİ OLDUĞU GİBİ ALIP NESİLDEN NESİLE AKTARACAĞIZ"
Bakan Yılmaz konuşmasına şöyle devam etti:
“Nevruz diyen oldu, Sivas’ta Navruz diye köy var. Navruz Barajı var. Şimdi baktım Özbekistan’da aynı bizim Sivas’ta söyledikleri gibi söylüyorlar. İster Nevruz desinler ister Navroz desinler ister ‘w’ ile yazsınlar ister ‘v’ ile yazsınlar halkımın değeri neyse hepsi bizim başımızın tacı hepsini olduğu gibi alıp nesilden nesile aktaracağız.”
UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz ise “Temsili Listenin 10.yılı vesilesiyle: Bahar, Çiğdem ve Nevruz” temalı bir sunum yaptı.
Konuşmaların ardından Bakan Yılmaz ve beraberindekiler ‘Mirasın Rengi ve Kokusu: Çiğdem ve Nevruz Sergisi’nin açılış kurdelesini keserek, sergideki çiğdem ve nevruz çiçeklerinin yer aldığı fotoğraflarla ilgili bilgi aldı.
Ardından Bakan Yılmaz ve beraberindekiler ‘Dünya Miras Listesi ve Somut Olmayan Kültürel Miras Listelerinde Türkiye Sergisi’ni gezdi.
Programa Milli Eğitim Bakanı Yılmaz’ın yanı sıra Eski Kültür ve Turizm Bakanı ve AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Oğuz ve çok sayıda davetli katıldı.
(Pelin Üzek Kılıç - Fatih Erdoğan/İHA)