CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Çoğunluk gelmişse zaten kurultay yapılır, çoğunluk yoksa yapılmaz. Bunun yoğun tartışılmasını doğru bulmuyorum” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, tutuklu bulunan CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun eşi Oya Berberoğlu’nu Bakırköy’deki evinde ziyaret etti. Yaklaşık 1 saat süren ziyaretin ardından Kemal Kılıçdaroğlu ve Oya Berberoğlu birlikte kameraların karşısına geçti. Yargıtay’ın Enis Berberoğlu ile ilgili vereceği kararı beklediğini vurgulayan Oya Berberoğlu, "Umarım Enis’in hapiste 3. bayramı olmaz. Bayram öncesi adil bir sonuç bekliyorum. İnşallah tahliye olacak diye düşünüyorum. Hak hukuk adalet diyorum" diye konuştu. Kılıçdaroğlu ise Enis Berberoğlu’nun yeniden milletvekili seçilmesiyle yeni bir sayfa açıldığına işaret ederek, "Parlamentonun bu konudaki iradesi anayasa başkanı komisyonu tarafından da dile getirildi. Enis Beyin serbest bırakılması gerekiyor milletvekili olduğu için. Eski olaylar tartışılabilir ama yeni süreci hepimizin dikkate alması gerekiyor. Yargıtayın aldığı karar parlamentonun iradesine gölge düşürüyor. Bunu bütün saygın hukukçular dile getiriyor. Yargıda bir yanlışlık var. Yargının aldığı bu kararın yine yargı içinde düzeltilmesi lazım. Şu anda 17. ceza dairesine dilekçeler verildi. Umuyoruz bayram öncesi 17. dairesi hukuka uygun karar alır ve Enis bey evine dönmüş olur. Bir insanın bu kadar haksız yere içeride tutulması sadece Türkiye sorunu değil. Olay bir demokrasi sorunu. Yasama organının iradesinin yargı organı tarafından yok sayılması kabul edilemez. Güçler ayrılığına da ayrık bu. Umarız yargı hatasını düzeltir" ifadelerini kullandı.
“GEÇİCİ MADDEYİ SİZ NASIL SÜREKLİ KILARSINIZ”
Yargıtay’ın olumsuz karar vermesi durumunda konunun anayasa mahkemesine taşınabileceğine değinen Kılıçdaroğlu, "Bu sorun çözülecek bir olay. Vicdan sahibi herkes 16. dairenin aldığı kararın yanlış olduğunu biliyor. Geçici maddeyi siz nasıl sürekli kılarsınız. Bir sefere mahsur olmak üzere dokunulmazlık kaldırılmış. Ankara’da bir başka mahkemenin aldığı karar da var. Yeniden seçildiği için. Ön yargılardan bağımsız olarak hukukun üstünlüğü ilkesine, parlamento düzenlemesine bakıldığı zaman bütün gerçekler ortaya çıkmış olacak" dedi.
"AMERİKA’NIN ALDIĞI KARAR TÜRK HALKININ ONURUNU RENCİDE EDİYOR"
Gündeme ilişkin sorulara da yanıt veren Kılıçdaroğlu, ABD’nin iki Türk bakana uyguladığı yaptırımlara ilişkin olarak ise şunları söyledi:
"Amerika’nın aldığı karar Türk halkının onurunu rencide ediyor. Eğer bir sorun varsa oturulur konuşulur. İki bakan ile alınan kararı doğru bulmuyoruz. Dün gece zaten parlamentoda bu konuda hazırlanan ve parlamento iradesini yansıtan bir bildiriye CHP olarak imza attık. ABD ile müttefikiz. Müttefiklik ilişkilerinin sağlıklı bir zeminde anlaşma ile çözülmesi gerekir. 15 Temmuz darbe girişimini yaşadık. Bu darbe girişimi arkasında Pensilvanya’da oturan kişinin olduğunu biliyoruz. Türkiye’nin iade talebi doğal. Burada yanlışlık ’ver papazı al papazı’ söyleminden kaynaklanıyor. Biz yargının bağımsız olması gerektiğini ifade ediyoruz. Ama bu ülkede en önemli koltukta oturan kişi yargının bağımsız olmadığını söylüyor, ’sen onu verirsen ben de bunu verebilirim’ algısını karşı tarafa yerleştirdi. Bu son derece tehlikeliydi ve doğru olmayan bir cümleydi. O cümlenin maliyetini yaşıyoruz. İki bakanın açıklamalarını izliyoruz. Yapmamız gereken şu mütekabiliyet denen bir kural vardır dış politikada. Bir devlet bana hangi kuralı uyguluyorsa ben de onu uygularım. Yapılması gereken Amerika’da iki bakan hakkında, onların bizim bakan hakkında aldıkları kararın aynısını almaktır. Bunu bekliyoruz hükümetten. Bunu yaparlarsa kozlar eşitlenmiş olur. Bunun soğukkanlı şekilde takip edilmesi lazım. Daha dikkatli bir dil kullanılması lazım. Süreç iki ülke açısından da olumsuzluk sonuçlar doğuracak bir sürece evrilebilir. Bütün ülkelerle ilişkilerimizin iyi olması gerektiğine inanıyoruz. Barıştan hiç kimse zarar görmez. Bize yönelik bir hareket olursa aynı çerçevede onlara cevap vermemiz gerektiği de ülke onurunu korumanın doğul sonucudur diye düşünüyoruz. Umarım bu süreç sağlıklı sonuçlanır"
"İMZALAR VARSA OLUR, YOKSA OLMAZ"
CHP’de olası olağanüstü kurultay sürecini de değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Parti iç politikası ile ilgili konuşmadım. Çoğunluk gelmişse zaten kurultay yapılır, çoğunluk yoksa yapılmaz. Bunun yoğun tartışılmasını doğru bulmuyorum. Ülkenin bu kadar derdi varken, ’efendim partide kurultay olacak mı olmayacak mı’. İmzalar varsa olur, yoksa olmaz. Kimseye kırgın ya da kızgın değilim" açıklamalarında bulundu.
"KİŞİLİK EROZYONU YAŞAYAN BİRİSİNİ MUHATAP ALMAK DOĞRU DEĞİL"
CHP lideri Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun şehit cenazeleri ardından CHP’ye yönelik eleştirisine de şu yanıtı verdi:
"O kişiyi muhatap almak istemiyorum. Kişilik erozyonu yaşayan birisini muhatap almak doğru değil. Bizim PKK’ye karşı İŞİD’e karşı duruşumuz öteden beri bellidir. Biz hiçbir zaman gidip masaya oturmadık, pazarlık yapmadık, çadır mahkemeleri kurmadık. Onlar yaptıkları için Türkiye bu noktaya geldi. Biz o zaman da itiraz ettik. Bizim duruşumu beli. Öyle fırıldak gibi dönen insanlara ben nasıl cevap vereyim. Onlar sahibimin sesini dillendiriyor"
(İHA)