Ankara'nın Sesi Haber Sitesi

"O kişilerin yerleri Parlamento değildir"

POLİTİKA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Terörle, terörizmle ve şiddetle arasına mesafe koymanın yeri parlamento değildir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Terörle, terörizmle ve şiddetle arasına mesafe koymanın yeri parlamento değildir” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Siirt İl Başkanlığı’nın 6’ncı Olağan Kongresi’ne katıldı. Burada konuşan Erdoğan, birileri gibi istismar, gerilim ve çatışma siyaseti değil, hizmet ve proje siyaseti yaptıklarını belirterek, bugüne kadar popülist siyasete pirim vermediklerini ifade etti. Ülkenin menfaati neyi gerektiriyorsa onu hayata geçirmenin gayreti içinde olduklarını anlatan Erdoğan, partinin değil ülkenin geleceğini düşünerek çalıştıklarını ve çabaladıklarını kaydetti. Kendilerinden önceki bazı idarecilerin popülist hatalarına düşmemek için çok dikkatli hareket ettiklerini anlatan Erdoğan, ibret alınmayan, ders çıkarılmayan tarihin tekerrür edeceğini vurguladı. Bu sırada salondakiler tarafından “Biji Serok Erdoğan-Yaşasın Başkan Erdoğan” sloganlarıyla sözü kesilen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi bunu niye okudular, bizi bir daha götürsünler diye mi” diyerek espri yaptı. Bunun üzerine salondakiler, “Dik dur eğilme, Siirt seninle” şeklinde tempo tuttu.

“NEREYE KAÇARSANIZ KAÇIN, ORADA OLACAĞIZ”

Hiçbir gücün önünde eğilmediklerini, sadece ve sadece Allah’ın huzurunda, rükuda ve secdede eğildiklerini vurgulayan Erdoğan, "Onun için beraber yürüyeceğiz. Fırat Kalkanı Harekatı’nı, Afrin harekatını gördük değil mi. İşte salona girerken son durum nedir diye bir alayım dedim. Afrin’de etkisiz hale getirilen terörist sayısı 4 bin 17 olmuş. Peki, Kuzey Irak’ta ne oldu. Hakurk ve Zaho’da etkisiz hale getirilen teröristlerin sayısı 327 oldu. Bitmedi, yurt içinde Gabar’da, Cudi’de, Tunceli’de ve saire 154 oldu. Ne dedik, nereye kaçarsanız kaçın, nereye girerseniz girin, biz de orada olacağız. Biz Siirt’in huzurunu kaçıranları kovalayacağız. Onlar kaçacak biz kovalayacağız. Siirt’i bölmek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz. Yeter ki Siirt ayakta dursun” dedi.

“DEVLETİ YÖNETENLER HATALARINDAN DERS ALMADI”

Kendilerinden önce devleti yönetenlerin önemli bir kısmının hatalarından ders almadığını belirten Erdoğan, “Bizden önce yönetenler hiç mi hiç geçmişten ibret almadılar. Onlar popülizme kurban ettiler ülkeyi. Kimi zaman beceriksizlikleri, kimi zaman vizyonsuzlukları ve kimi zaman cesaretsizlikleri nedeniyle milletimize ağır faturalar miras bıraktılar. Bir dönem ülkede kıyak emeklilik diye bir şey çıkardılar. Şuanki ana muhalefetin başında zat o zaman SSK’nın genel müdürüydü. 8 yıl boyunca da bu kurumun başında genel müdürlük yaptı. Bu zatın da katkı sunduğu düzenlemeyle 34-35 yaşında insanlara emekli olma hakkı tanındı. Bay Kemal sen yaptın bunları. İnsanın en üretken yaşları olan 40’lı yaşlara bile varmadan yüz binlerce vatandaşımız emekliye sevk edildi. Bakınız o dönem bizden kat ve kat zengin Avrupa ülkelerinde insanlar 55-60 yaşına kadar çalışırken, ekonomiye katkı sağlarken, biz 35 yaşındaki insanları emekli ettik. Bürokratların günü kurtarmak için yaptığı bu kıyağın faturasını devleti ve milletiyle biz ödedik, halen de ödüyoruz. Bu beceriksiz genel müdür yüzünden soyulup soğana çekilen SSK’yı biz ayağı kaldırdık. Hem vatandaşlarımızın mağduriyetini önledik hem de hizmet kalitesini arttırdık. SSK’ya bağlı hastaneler pislik içinde yüzerken, bu zat rahmetli Savaş Ay’ın programında pişkince sırıtıyordu. Bu zat utanması gereken yerde kameralara gülümsüyordu. Hastaların sırf borcunu ödeyemediği için rehin alındığı, sağlam girenin hasta çıktığı, sıra kavgalarının yapıldığı düzeni biz değiştirdik. Bunlar ölüyü bile rehin aldılar. Eğitimde, sağlıkta, ticarette, üretimde, tarımda bütün alanlarda ülkemizi kalkındırırken, milletimize en iyi hizmetleri götürürken, ana muhalefetin bizleri çekmek istediği popülizm tuzağına düşmedik. Ne yaptıysak milletimizin ve ülkemizin menfaatini düşünerek yaptık. Kısa vadeli çıkarlar adına geleceğimizi tehlikeye düşürmeyeceğiz” diye konuştu.

“TERÖRLE ARASINA MESAFE KOYMAYANIN YERİ MECLİS DEĞİLDİR”

Türk ekonomisinin başarısı için gerekli adımları atmayı sürdüreceklerine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

“Ekonomimizi 3,5 kat büyüterek dünyada 17’nci sıraya çıkardık. 2023 hedeflerimiz için ülkemizi iki kat daha büyütmemiz gerekiyor. Nasıl ülkede ana muhalefeti dikkate almadan çalıştıysak, Doğu ve Güneydoğu’da da meydanı bölücü örgüte bırakmadan hedeflerimize yürüdük. Bölücü terör örgütünün çukur ve hendek üzerinden kurduğu planı darmadağın ettik. Bir dönem baskı ve şiddetin kol gezdiği ilçelerde artık emniyet ve huzur var. Bir dönem kan ve gözyaşı ile hatırlanan şehirlerimiz bugün kültür, turizm ve eğitim alanındaki başarılarıyla anılıyor. Siirt’te olduğu gibi bir dönem bölücü terör örgütünün kasasına akan gelirler şimdi vatandaşlarımıza hizmet, eser ve proje olarak geri dönüyor. Artık vatandaşlarımızın çoluğunun çocuğunun rızkından kısarak devlete verdiği vergiler Kandil’deki terör baronlarının kasasına gitmiyor. Helikopterden indik buraya gelirken hamdolsun yolların düzenini gördük, güzelliğini gördük. Nereden nereye. Demek ki emanet ehline verilirse her şey değişiyor. El birliği içinde tesis ettiğimiz bu huzur, güven ve emniyet ikliminin bozulmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz. Vatandaşlarımızı, terör elebaşlarının karşısında kelam duranların insafına teslim etmeyeceğiz. Türkiye’nin kırmızı çizgileri çerçevesinde siyaset yapmak isteyen herkese Meclisin kapısı sonuna kadar açıktır. Hiç kimse kendini bu koltuğun üstünde görmesin. Milletin verdiği yetkiyi bir avuç teröriste asla peşkeş çekemezler. Kim bu milletin emanetine ihanet ediyorsa karşısında devleti, yargıyı ve güvenlik güçlerini bulur. Her kim gazi Meclisin çatısı altında milletvekilliği yapmak yerine terör seviciliği, terör yandaşlığı yapıyorsa karşısında milletin kendisini bulur. Terörle, terörizmle ve şiddetle arasına mesafe koymanın yeri parlamento değildir. Belediyenin imkanlarını sokak çetelerinin emrine verenlerin yeri de başkanlık koltuğu değildir. Bu milletin tek bir kuruşunun dahi bölücü örgütün kasasına gitmesine izin veremeyiz. Biz meseleye bu şekilde yaklaşıyoruz. Milletin emanetini namusumuz bilip, canımız pahasına korumanın mücadelesini veriyoruz. Vatandaşlarımız arasında hiçbir ayrım yapmadan 81 milyonun tamamına hizmet götürmeye çalışıyoruz. Türk, Kürt, Arap, Zaza, Laz, bu ülkede 81 milyon benim kardeşimdir. Biz yaratılanı yaratandan ötürü sevmeye mecbur değil miyiz. Öyleyse bu ayrım niye. Hiç kimse Türk’ü Arap’a, Arap’ı Kürt’e, Laz’a, Çerkez’e üstün kılamaz, üstünlük takvayladır. Onu da Rabbim ölçer, biçer. Onun için kimse benim aşiretim, benim akrabam falan filan demesin. Hepimiz bu ülkede Türkiye Cumhuriyeti’nin çatısı altında bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız ve hep birlikte Türkiye olacağız. Bunu başaracağız ve birbirimizi böyle seveceğiz.”

(İHA)
Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.