CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduktan sonra bütün komşu ülkelerle barış içinde olacaklarını söyleyerek, “Biz ilk hareket olarak şunu yapacağız. Ortadoğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı kuracağız" dedi.
Bir dizi ziyaret ve programa katılmak üzere Çanakkale’ye gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ilk olarak Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) İlahiyat Fakültesi İÇDAŞ Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Sivil Toplum Buluşması”na katıldı. İki oturumda gerçekleştirilen toplantıya CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, CHP Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Serdar Soydan, CHP Çanakkale Milletvekili Bülent Öz ile belediye başkanları, STK temsilcileri, muhtarlar ve partililer katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan toplantıda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Şuanda Türkiye 20 Temmuz darbe sürecini yaşıyor. Eğer siz geleceğimizi inşa edecek olan bilim insanlarını kapının önüne koyarsanız kendi geleceğimizi yok edersiniz. Bu mudur demokrasi. 24 Haziran’da sandığa gidecek ve vicdanının sesini dinleyecek herkese sesleniyorum. Türkiye’nin büyük bir değişime ve dönüşüme ihtiyacı var. Ufku dar olanlar Türkiye Cumhuriyeti’ni yönetemez. Şuanda Türkiye’de can ve mal güvenliği yoktur. Özellikle iş dünyasına sesleniyorum. Hiç kimsenin can ve mal güvenliği yoktur. Bir kararnamelik işleri var. Bir kararname çıkar, öğleden sonra bakarlar ki bütün mal varlıklarına el konulmuş. Bir de gizlilik kararı alırlar, sizin avukatınız dahi sizin mal varlığınıza neden el konulduğunu öğrenemez. Bu mudur demokrasi? Efendim yabancı sermaye gelmiyor, nasıl gelsin? Can ve mal güvenliğinin olmadığı yerde yabancı sermaye mi olur, yatırım mı olur?” dedi.
“EV KİRALARI NEREDEYSE DOLARLA, HAYATIN HER ALANI DOLARLA”
Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanı, CHP’nin de parlamentoda çoğunlukta olduğu bir süreçte eğitim sistemini tepeden tırnağa değiştireceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Çocuk sabahleyin okula kahvaltı yapmadan gidecek, kahvaltıyı arkadaşları ve öğretmenleriyle beraber yapacak. Öğle yemeğini de onlarla beraber yiyecek. Aileden beş kuruş ücret istenmeyecek. Eğitim tam zamanlı olacak. Taşımalı eğitime son vereceğiz. Nerede öğrenci varsa öğretmen de orada olacak. İlk 1 yıl içinde 180 bin öğretmenin atamasını yapacağız. Öğretmenleri devlet memurları kapsamı dışına çıkaracağız. Yargı mensupları için nasıl bir ayrı kanun varsa öğretmenler için de ayrı bir kanun olacak. Öğretmenler meslek kanunu olacak. Hiçbir öğretmen yoksulluk sınırının altında maaş almayacak. Her öğretmen bütün zamanını geçim kaygısı duymadan bizin çocuklarımıza verecek. Öğretmeni bu toplumun en saygın kişisi yapmak zorundayız. Sosyal devlet eğitimle başlar ama sosyal devlet herkesin karnının doyduğu devlettir aslında. O nedenle 1 Ocak 2019’da inşallah asgari ücret 2 bin 200 lira olur. Asgari ücretten vergi alınmayacak, net 2 bin 200 lira olacak. Şimdi size bir örnek vereceğim. İşsiz kendisini yakar, esnaf perişan vaziyette borç batağında, çiftçi de kendisini yakıyor. Sanayici de intihara kalkışıyor. Hiçbir rantiyecinin intihar ettiğini, şikayet ettiğini, geçinemiyorum dediğini, bu ülkede demokrasi yoktur dediğini duydunuz mu? Duyamazsınız. Kendisini yakan rantiyeci var mı? Hayır. Açık ve net söylüyorum, son 16 yılda hükümetin tamamı rantiyecilere çalışmıştır. Örnek mi istiyorsunuz vereyim. İçeride devlet tahvili, hazine bonosu alıyor. Hükümet satar, rantiye sınıfı gider bunları alır. Ve karşılığında faiz alır. Sizden toplanan vergilerle bunların faizlerini ödüyoruz. Mart 2018 rakamını veriyorum, içeride ödenen faiz miktarı, rantiye sınıfına yani faiz lobisine 687 milyar 124 milyon lira faiz ödenmiş. Eski para ile 687 katrilyon faiz ödenmiş. Faizciye gelince var, rantiyeciye var. Asgari ücret? Para yok. Emekli? Para yok. Tarım, eğitim, para yok. Okul yapalım, para yok. Rantiyeye dünya kadar para var. Bu içeriye ödenen para. Birde dışarıya ödenen para var. Diyorlar ya efendim dolar yükseliyor. Yükselen dolar falan değil, dolar yerinde duruyor arkadaşlar, düşen Türk lirası. Siz köprü geçişini dolarla yapmışsınız, köprüyü dolarla yapmışsınız, ihaleyi dolarla yapıyorsunuz, AVM’lerin kirası dolarla. Ev kiraları neredeyse dolarla, hayatın her alanı dolarla” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, “1923-2002, 79 yılda bütün hükümetler İnönü’den tutun Süleyman Demirel’e kadar, Turgut Özal’dan tutun diğer başbakanlarımıza, bakanlarımıza, Celal Bayar’a kadar hepsini tutun, 79 yılda gelen geçen bütün hükümetler 713 milyar dolar para harcamışlar. 713 milyar dolarla Karakaya Barajı yapılmış, köprüler yapılmış, Sümerbanklar, Etibanklar yapılmış. Büyük Marmara depremi yaşanmış. On binlerce kişi hayatını kaybetmiş. Onlar tekrar onarılmış, onlar tekrar hayata kazandırılmış. Kıbrıs Barış Harekatı olmuş. Ve dolayısıyla Amerikan ambargosu yaşamışız. 1940’larda uçak fabrikasının temelini atmışız. 1940’larda uçak ihraç eden bir ülke haline gelmişiz. Bütün bunlar için harcanan para 713 milyar dolar. 2003-2017, son 14 yıl harcanan para 713 milyar dolar değil, kaç lira? 2 trilyon 94 milyar dolar” dedi.
“SİYASET HAR VURUP HARMAN SAVURMA YERİ DEĞİLDİR”
Kılıçdaroğlu, “Her kuruşun hesabını, her kuruşun, her santimin hesabını Muharrem İnce de verecektir, Kılıçdaroğlu da verecektir. Ben AK Partili vatandaşlarıma da seslenmek isterim. Onlar da gerçekleri görsünler. Herkesin siyasi görüşüne saygılıyım, herkesin kimliğine saygılı olduğum gibi. Herkesin inancına, yaşam tarzına saygılıyım. Herkesin siyasi görüşüne de saygılıyım. Ama siyaset har vurup harman savurma yeri değildir. Siyaset siyasetçinin cebini doldurduğu bir alan değildir. Siyaset çok kutsal bir alandır. Siyaset halka hizmettir. Siyaset her kuruşun hesabını millete vermek demektir. Biz bunu yapmak istiyoruz” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin komşu ülkelerle ilişkilerini düzelteceklerini de sözlerine ekleyen Kılıçdaroğlu, “Bütün komşularımızla kavgalıyız. İlk yapacağımız iş, Muharrem İnce cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduktan sonra vereceği mesajların tamamında bütün dünyayla dost olmak olacaktır. Bütün komşularımızla barış içinde olacağız ve bunu yapacağız. Ramazan ayı Ortadoğu’da kan akıyor. Ölen Müslümanlar. Birbirlerini öldürüyorlar veya katlediyorlar. Nasıl tanımlarsanız tanımlayın sonunda akan kan Müslüman kanı. Biz ilk hareket olarak şunu yapacağız. Ortadoğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı kuracağız. Bu teşkilatın 4 kurucu ülkesi olacak; Türkiye, İran, Irak ve Suriye” açıklamasında bulundu.
Konuşmanın ardından toplantının ikinci oturumu basına toplantı olarak gerçekleştirildi. Kılıçdaroğlu, toplantının ardından partisinin Kepez belde örgütünü ve Kepez Belediyesini ziyaret etti.
(İHA)