Ülke olarak çok zorlu bir süreçten geçiyoruz. Öncelikle depremden zarar gören tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Bu süreçte çocuklarımızın yanında enkaz ve kurtarma görüntülerini izlememeye gayret edelim. Çocuklara sade ve basit bir şekilde depremin yağmur gibi bir doğa olayı olduğunu yeryüzündeki katmanların doğal hareketi sonucu sallandığımızı ve bu durumun nadir olduğunu anlatalım. Korkmasının doğal olduğunu vurgulayıp duygularını aktarmasına izin verelim ve bu konuda konuşmalarına izin verip sakince dinleyelim. Sorularını bilginiz ölçüsünde cevaplayın, bilmediğiniz noktalarda uzmanların bu konuda da çalışmalar yaptığını söyleyelim. Göz temasıyla, sözel duygu ifadelerimizle yanlarında olduğumuzu hissettirelim. Depremden direkt etkilenen bir aile değilsek olanaklar ölçüsünde rutinlerimizi devam ettirelim. Uyku öncesi daha fazla vakit geçirmeniz, sizinle yatmak istiyorsa izin vermeniz iyi gelecektir. Bu dönemde alt ıslatma, öfke krizi, uyku ve yeme problemi, bebeksi davranışlar, parmak emme görülebilir. Bu davranışlar bir ay süreyle artarak devam ediyorsa bir uzmana başvurmanızı tavsiye ederim. Aslında bu süreç aynı zamanda çocuklarımıza dayanışmayı ve empati öğretmenin tam da sırası. Yardıma ihtiyacı olanların yardımına koşmak, zor durumda olanlarla empati yapmalarını sağlamak, diğer insanları koruyup kollamak, gibi erdemleri bu süreçte öğretebiliriz. Çocuklarınızla beraber yardım paketleri hazırlayıp deprem bölgesine gönderebilirsiniz.