Disiplin insanların özel ve profesyonel yaşamlarında çok önemli bir rol oynar. Disiplinli olmakla başarılı olmak arasında mutlaka pozitif yönlü bir ilişki vardır. Ancak her bireyin disiplinli olma noktasında motivasyonu farklıdır. Bazı insanlar disiplini hayatının her alanında uygulayabiliyorken bir kısmı spesifik alanlarda veya gerektiğinde uygulamayı tercih eder.
Disiplin kural, ilke ve hedeflere bağlı kalarak yol almayı, duygu, düşünce ve davranışları kontrol etme becerisidir. Bu beceriyi kazanmak başarıyı getirdiği gibi hedefe de ulaşılmasına önemli bir katlı sağlar.
Kilo kontrolü, günlük okuma, yeni bir şeyler öğrenme, zaman yönetimi, aileyle kaliteli vakit geçirme, toplumsal faaliyetlere katılma, meditasyon, hobilere vakit ayırma gibi koyulan hedeflere uymak bir disiplin gerektirir. Çoğu insan bu disiplini sağlayamadığından boşa vakit geçirir, kişisel ve profesyonel gelişim gösteremez.
Disiplini sağlayamayan insanlar basit hedefleri bile gerçekleştiremez. Günlük;
*100 metre yürüyemez,
*1 sayfa kitap okuyamaz,
*1 gün önce yaptığı her ne varsa %1 artıramaz, azaltamaz.
Peki disiplini sağlamak için nasıl bir yol izlemeliyiz?
Öncelikle kendimizi bir öz değerlendirmeye tabi tutmalıyız. Uzaktan kendimize bakıp kendimizde değiştirmek ve geliştirmek istediğimiz noktaları tespit etmeliyiz. Sosyal ve profesyonel hayatta 1-5-10 yıl sonra kendimizi görmek istediğimiz şeklimize olan gerçek uzaklığımızı belirlemeliyiz. Bu hedefler oldukça rasyonel olmalı ki pişmanlıklarımız sürecin başında başlamasın. Ulaşmak istediğimiz rasyonel hedefler için doğru bir yol, ara hedeflerimiz için bir zaman planı oluşturmalıyız.
Günlük rutinlerimiz çok önemli. Tutarlı olmalıyız. Verdiğimiz kararlar, yaptığımız tercihler çok hızlı bir şekilde eskimemeli.
Performans ve geri bildirimimiz konusunda uzaktan bir mentor veya danışman edinmeliyiz. Bir rol modelimiz olsa fena olmaz.
Küçük alışkanlıklar, küçük başarılar ve pozitif bakış açısının etrafımızı kuşatması çok önemli.
Unutmayalım ki küçük alışkanlıklar büyük başarılar getirir. Çünkü alışkanlık dediğimiz süreklilik eylemi bir disiplin çıktısıdır. Disiplin ise gelişmenin yegane anahtarıdır.
Bugünlerde hepimizin karşılaştığı ve çözümü bilindiği halde çözülemeyen sorun ve noksanlıklara birlikte bakalım.
Obezite ile mücadele edemiyor, eğitim sistemini geliştiremiyoruz. Yeni bir hobiye başlayamıyoruz. İşimizde başarılı olamıyoruz. Güçlü iletişim kuramıyor, empati yapamıyoruz. Bütçemizi kontrol edemiyoruz. Gelirimizi artıramıyoruz. Yeni bir fikirle ortaya çıkamıyoruz.
Belli ki disiplinsizlik öğrenilmiş çaresizliğe neden oluyor. Bir adım bile atamıyoruz.
Bugün bir adım atarak hayatımızı değiştirmek için bir başlangıç yapalım. Belki de bu adım hayatımızı değiştirecek.
Neden olmasın.
Fatih Boran