Eğitim-öğretim alanındaki başarılarına bir yenisini daha ekleyen Anadolu Üniversitesi, öğretim elemanlarına ve öğrencilerine yurt dışında araştırma faaliyetlerine katılabilmelerinin kapılarını açıyor.
Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zerrin Cantürk’ün yaptığı, Prof. Dr. Yusuf Öztürk, Doç. Dr. Miriş Dikmen, Arş. Gör. Elif Kaya Tilki ve Yüksek lisans öğrencisi Songül Gönel’in araştırma ekibini oluşturduğu “İn Vitro İnflamatuar Barsak Hastalığı Modelinde Sorbisillin Benzeri Bileşiklerin İmmünolojik Etkilerinin Değerlendirilmesi” başlıklı proje kapsamında Eczacılık Fakültesinden 4 öğretim elemanı ve 1 yüksek lisans öğrencisinin Ukrayna’daki Taras Shevchenko Ulusal Kiev Üniversitesine giderek araştırma faaliyetlerinde bulunacağı öğrenildi. Proje, akademik alana ve bilime katkılarının yanı sıra Mevlana Proje Tabanlı Uluslararası Değişim Programı çağrısında Anadolu Üniversitesi tarafından önerilen ve kabul edilen ilk proje olma özelliği taşıyor. Proje hareketliliği kapsamında ayrıca Taras Shevchenko Ulusal Kiev Üniversitesinden de 4 öğretim elemanı ve 4 öğrenci olmak üzere 8 kişilik bir ekip Anadolu Üniversitesine gelerek araştırma faaliyetleri yürütecekleri aktarıldı.
LİTERATÜRE ÖNEMLİ KATKILARIN SUNULMASI PLANLANIYOR
Anadolu Üniversitesinin 2014-2018 yılı Stratejik Planının da göz önünde bulundurulduğu proje ile ulusal ve uluslararası tüm paydaşlar ile etkileşim ve iş birliğinin arttırılması, dünya üniversiteleriyle yaşam boyu eğitim konularında ortak çalışmaların yapılması, uluslararası öğrencilerin eğitim-öğretim ve araştırmalarda Anadolu Üniversitesini tercih etmelerine katkıda bulunulması amaçlanıyor. İki üniversite ortaklığında yürütülecek projeden elde edilecek çıktılar ile barsak hastalıklarının tedavisine yeni alternatif bir basamak oluşturulmasının yanı sıra çalışmada kullanılacak Tuz Gölü mikrofungusları sekonder metabolitleri sayesinde de edinilen bulguların pozitif yönde olması hâlinde literatüre önemli katkıların sunulması planlanıyor. Doğal kaynakların kullanımına da önem verilen bu çalışma ile kültür koşullarında elde edilecek biyoaktif metabolitlerin, bitkiler ve kültüre edilemeyen mikroorganizmalar gibi; zaman, mevsim ve yer koşullarından etkilenmeksizin sürekli üretimi de mümkün olacak. Bu durumun sosyal ve ekonomik anlamda da önemli bir yaygın etki yaratması bekleniyor. Bu projeden elde edilecek veriler ışığında ise uluslararası indekslere giren makalelerin yazılması ve ulusal/uluslararası bilimsel toplantılarda sunulabilecek kalitede bildirilerin hazırlanması da başlıca hedefler arasında yer alıyor.
(İHA)