İstanbul’da DHKP-C’li 2 terörist tarafından şehit edilen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın ismi, memleketi Mersin Adliyesi’ndeki konferans salonuna verildi.

Şehit savcının babası Hakkı Kiraz, artık oğlunun ruhunun kendileriyle birlikte olduğunu ifade ederek, "Allah büyüktür. Bir Mehmet gider, bin Mehmet Selim daha doğar. Allah’ın takdiri neyse o olur. Allah bu millete, bu devlete zeval vermesin" dedi.

3 yıl önce İstanbul’da terör saldırısında şehit edilen Kiraz’ın adı, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca, Mersin Adliyesi’ndeki konferans salonuna verildi. Konferans salonunun açılışında konuşan Hakkı Kiraz, yargı çalışanlarının ve Türkiye’nin kendilerini unutmadığını söyledi. Bir zamanlar çalıştığı adliyedeki konferans salonuna oğlunun isminin verilmesinden mutlu olduğunu belirten Kiraz, "Bu güzellikler zaten sizlere yakışır. 31 Mart 2015 gününü ben iki farklı kategoride değerlendiriyorum. Biri karanlık, biri aydınlık. Karanlık olan şu. Allah herkesi anne ve babalarına bağışlasın. Allah tarafından insana bahşedilen varlıkların en güzelinden biri evlattır. O evladınız doğuyor, büyüyor, okuyor, meslek sahibi oluyor ve belli bir yerlere geliyorlar. Bir bakıyorsunuz ki bir gün evinizde otururken bir televizyondan alt yazı geçiyor, Çağlayan Adliyesi’nde çalışmakta olan oğlunuz, 2 terörist tarafından rehin alınmış. O günkü o görüntüler, o manzaralar tabii ki insanın içini parçalıyor. Ancak eğer siz Allah’a güveniyorsanız, Allah da size ona göre sabrını veriyor. Eşim bana baktı, ben ona baktım ne yapabiliriz diye. O gün yapılacak bir şey yoktu. Bizim dua etmekten başka elimizden bir şey gelmezdi. Bu teröristlerin bize karşı, şahsımıza karşı bir saldırı gerçekleştirmiyorlardı. Onlar olsa olsa bizim üzerimizden bu yüce devletimize saldırıdır. Böyle olunca biz tabii ki de bu saldırının karşısındayız. Tabi kolay da olmuyor. 8,5 saat bekliyorsunuz ve akıbet ortada" diye konuştu.

"BİR MEHMET GİDER, BİN MEHMET SELİM DAHA DOĞAR"

Bu olayda sabretmekten başka ellerinden bir şey gelmediğini vurgulayan Kiraz, "Allah da sabrını veriyor. Acıdır, şu an yanımızda yok. Artık telefon açmıyor, baba ne yapıyorsun demiyor. Artık bir şey lazım mı demiyor. Hep ruhu bizimle. Ancak Allah sizlerden razı olsun. Onu unutmuyorsunuz ve bizleri buralara çağırıyorsunuz. Hepinize teşekkür ediyorum. Olsun, varsın öyle olsun. Allah büyüktür. Bir Mehmet gider, bin Mehmet Selim daha doğar. Allah siz kalanlara sağlık, sıhhat versin. Olay acı da olsa, üzüntü de olsa, keder de olsa eğer bu memleketin, bu vatanın, bu milletin ve bu devletin bekası söz konusu ise biz şerbet gibi yutarız, acı bile demeyiz, velev ki zehir bile olsa. Öbür tarafı da bizim oğlumuz Rabbine kavuştu. Bize bu güzel yönü vardır. Biz acizane kullar olarak oğlumuzla imtihan edindik. Rabbime şükürler olsun. İnşallah imtihanı vermiş oluruz. Neticede Allah’ın bize biçtiği bir ömür vardır. Allah’ın bize yazdığı bir kader vardır. Hiçbir güç bu yazılanı ne uzatabilir ne kısaltabilir. Allah’ın takdiri neyse o olur. Allah bu kadar takdir etmişse bu kadardır. Eğer siz her şeyinizi Allah’dan biliyorsanız, eğer siz Allah’a güveniyorsanız, eğer siz kadere iman etmişseniz başka hiçbir şeye gerek yok. Bu şöyle oldu, bu böyle oldu demeye gerek yok. Rabbim bunu bize yazmıştır, bu kader bizim için yazılmıştır ve kapımıza gelmiştir. Biz de bu kaderin ellerinden öper başımıza koyarız. Allah bu millete, bu devlete zeval vermesin. Bu duygu ve düşüncelerle oğlumun isminin buraya verilmesine vesile olan herkese teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.

"BU MESLEKTEKİ EN İYİ 10 KİŞİ ARASINDA HERKES ONU YAZARDI"

Mersin Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Ercan ise Mehmet Selim Kiraz ile aynı üniversitede ve aynı dönemlerde okuduğunu kaydederek, "Kısa bir dönem tanışıklığımız olmuştu ve ortak arkadaşlarımız çok olmuştur. Eğitim merkezinde de aynı dönemlerde bulunmuştuk. Kendisini çok yakından tanıma şansım olmamıştı maalesef ama şunu söyleyebilirim ki meslektaşlarımızdan kendisini tanıyan herkesin ’bu meslekte en iyi 10 kişi kim’ diye saysanız herkesin ilk 10 içinde sayacağı, gerçekten anlayışlı, çok çalışkan, namuslu, dürüst ve vatan sevdalısı bir kardeşimizdi. Kendisinden geriye kalan iki evladı bizim evlatlarımızdır. Olay gecesi ben Sakarya Başsavcısıydım ve o gece hemen İstanbul’a geçtim. O gecede Hakkı amcamızla birlikte olmuştuk. Hastanede Hakkı amcamızın gösterdiği metaneti ben gösteremezdim. Allah kendisinin ve ailesinin sabrını artırsın. Kendisinin ellerinden öpüyorum. Bugün bizi yalnız bırakmayan herkese de teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından ’Şehit Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz Konferans Salonu’nun açılışı yapıldı.

Konferans salonunun açılışına, Mersin Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Ercan, Yargı Komisyonu Başkanı Mustafa Kahveci, Mehmet Selim Kiraz’ın babası Hakkı Kiraz, başsavcı vekilleri, hakimler ve savcılar katıldı.