Eskişehir’de 1836 yılında inşa edilen ve günümüzde halen aktif olarak kullanılan Osmanlı eseri tarihi ahşap caminin son hali, bakımsız olmasından dolayı görenlerinin içini burkuyor.
Odunpazarı ilçe merkezine 26 kilometre uzaklıktaki Aşağı Ilıca mahallesinde bulunan cami, tarihi yapısı ve Osmanlı mimarisini yansıtmasıyla dikkat çekiyor. Köylüler tarafından uzun yıllardır kullanılan, kış aylarında da yağmur ve kar yağışından çatısı akan cami, bakımsızlıktan dolayı yıkılmaya yüz tutmuş ve kaderine terk edilmiş durumda. Korunması gereken kültür varlıkları listesinde bulunan tarihi caminin denetimi ise Kütahya Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından yapılıyor.
Konuyla ilgili caminin yenilenmesi için herhangi bir çalışma yapılmadığını iddia eden Aşağı Ilıca mahallesi eski muhtarı Hamdi Çiftçi, köy halkının bu durumdan oldukça rahatsız olduğunu söyledi. Çiftçi, "Camimiz, 1836 yılında Osmanlı zamanında yapılmış. Biz kendi imkanlarımızla biraz üzerini yaptık, çatısını düzelttik. Vakıflar Genel Müdürlüğünun koruması altına aldığı için şuan da elleyemiyoruz, yapamıyoruz. Çatlaklar var. Kaç sene geçmiş? 200 sene geçmiş. Bu kadar olacak. Dediğim gibi ellenmiyor. Ellediğin zaman ceza geliyor. Ben kapı yaptırdım. Ana kapısı çok bozuktu. Muhtarlık dönemimde kapıyı yaptırdıktan sonra ’niye kapıyı yaptırdın’ diye bana neredeyse ceza vereceklerdi. Çok dilekçe yazdım, ama bir sonuç alamadık. ’Biz yapacağız, biz yapacağız’ dediler. Yapacaksanız yapın yapmayacaksanız biz yapacağız camimizi. Burası bizim ibadet yerimiz. O yüzden Vakıflar Genel Müdürlüğünden yapılmasını rica ediyorum. Yapacaklarsa yapılsın yapmayacaklarsa köylüye siz yapın desinler” ifadelerini kullandı.
"182 YILLIK TARİHİ CAMİNİN MİNARESİ BİLE YOK"
Çiftçi, camiye minare yapılmasına dahi izin verilmediğini aktardı. Restorasyon yapılmayacaksa köylülerin kendi çabalarıyla camide yenileme yapmak istediğini vurgulayan Çiftçi, şunları kaydetti;
"Caminin minaresi yok. Minaresiz köy bizim köyümüz. Bir türlü minare yapamadık. Bizim köy derneğimiz var. Orada hep beraber camiye minare yapalım dedik ama Vakıflar Genel Müdürlüğü bize engel oluyor. ’Yapmayacaksınız, biz geleceğiz, biz yapacağız’ diyorlar. Onu da ne zaman yapacaklar. Biz köylü olarak yapacağız kiremitlerini falan. Akıyordu burası. Yağmur ve kar yağdığı zaman akıyor. Çıktık kiremitlerini değiştirdik. Odunpazarı Burhan Sakallı zamanında sağolsunlar bana 2-3 bin kiremit vermişti. Üzerine değiştirdik o kadar. Bizim imamımız yaptı bu boyaları. Üzerinden çizdi. Daha önce boyalar silinmişti. Bazı yerlere kireç yapıldı. Daha güzel desenler vardı burada. Cuma günleri imamımız var kadrolu. İbadetimizi yapıyoruz yani burada. Kışın sobada odun yakarak ısınıyoruz."
(Şevket Can Çikot - Çağatay Gür - Abdullah Güçlü /İHA)