Cumhurbaşkanı Erdoğan, gördüğümüz hiçbir teröristi de affetmez, indiririz. Aynı durum Kuzey Irak içinde geçerlidir. Kandil’deki ve Sincar’daki teröristler derhal boşaltılmazsa bu işi bizzat yapmak bizim için kazanılmaz ve kaçınılmaz bir durum haline dönüşür" dedi.
Konuşması sırasında tam karşısında asılı duran “Reis bizi Münbiç’e götür, Afrin’den bir şey anlamadık” pankartını gören Erdoğan “Tam da karşıma koymuşlar. Trabzon burası. ‘Bizi Münbiç’e götür, Afrin’den bir şey anlamadık’ İnşallah hayırlısı olsun. Götürmeden işi bitirelim. Türkiye’yi büyütme, Türk milleti güçlendirme mücadelemizde önümüze hem içerdi hem dışarıda çok engel çıkartıldı, çıkartılıyor. Ülkemizin sadece son 4-5 yılını şöyle gözümüzün önünden geçirdiğimizde hangi badireleri atlattığımızın hangi oyunları bozduğumuzu hangi tuzakları parçaladığımızı görebiliriz. Bölgemizde uzun zamandır yaşanan kaosu ısrarla ve bilinçli şekilde ülkemize sirayet ettirmek isteyenlerin senaryolarını hep boşa çıkardık. Bunun için kullanmadık araç, başvurmadık sinsilik bırakmadılar. Kendileri terör örgütleri ile yoldaş olanlar, dışarıya karşı da hakikatleri ters düz ederek bizi zan altında bırakmaya kalktılar. Suriye’de hayatta kalma mücadelesi veren Türkmen kardeşlerimize yardım için gönderdiğimiz tırların önünü içimizdeki hain işbirlikçileri vasıtasıyla kesip görüntüleri ile bizi köşeye sıkıştırmaya çalıştılar. Bunu yapanlar tek misyonu ülkemize karşı düşmanlık olan bir terör örgütüne 5 bin tır ve 2 bin kargo uçağı dolusu silahı teslim etti. Tabi bununla da kalmayarak aynı terör örgütü ile işbirliği içinde bölgemizin altını üstüne getirmek pahasına güya mücadele ettikleri DAEŞ’lerin sıkıştıkları Rakkadan güvenle başka yerlere geçmelerine yardım ettiler. Baktık ki bunların derdi terörizmle mücadele değil bölgemizi yeniden tanzim etmek için kararımızı verdik ve sahaya girdik. İlk olarak Fırat Kalkanı Hareketi ile terör koridoru projesine ilk darbeyi vurduk. Ardından Zeytin Dalı Hareketi ile bu koridoru Akdeniz’e bağlama çabasının önünü kestik. İnşallah kısa sürede Tel Rıfat’ı da kontrol altına alarak bu hareketi hedefine ulaştıracağız. Türkiye’nin gittiği her yere huzur, güven ve düzen getirdiğini gören bölgedeki kardeşlerimiz ülkemiz lehine gösteriler yaparak terör hamilerine adeta şamar üstüne şamar vuruyorlar” diye konuştu.
“Biz elbette müttefiklerimize silah doğrultmayız ama gördüğümüz hiçbir teröristi de affetmez, indiririz”
“Şimdi de muhataplarımızdan bize Münbiç konusunda en başından beri verilen sözlerin yerine getirilmesini talep ediyoruz” diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Terör örgütünün Münbiç’e ilk geldiği 2016 yılındaki görüşmelerimizde sayın Obama dönemi. Başkanlarından, Dışişleri ve Savunma Bakanlarına, Ulusal güvenlik danışmanlarından Genel Kurmay başkanlarına kadar her seviyede verilen sözler vardı. Yönetim değişmiş olabilir ama devlette devamlılık esastır. Bunun için Amerika’nın bir an önce Münbiç’in denetimini terör örgütünden alarak bölgenin gerçek sahiplerine devretmesi gerekir. Biz bu kardeşlerimizle birlikte kısa sürede Münbiç’i kısa sürede alt ve üst yapısıyla ayağa kaldırarak ülkemizde yaşayan bölge halkının bir an önce evlerine dönmesini sağlarız. Şayet terör örgütü buradan çıkartılmazsa o zaman bu işi bölge halkı ile biz yapmak mecburiyetinde kalırız. Hiç kimse kusura bakmasın ülkemizin ve milletimizin bekasının söz konusu olduğu yerde kimsenin taktik hesabı konjektürel siyaseti bizi bağlamaz. Biz elbette müttefiklerimize silah doğrultmayız. Ama gördüğümüz hiçbir teröristi de affetmez, indiririz. Aynı durum Kuzey Irak içinde geçerlidir. Kandil’deki ve Sincar’daki teröristleri derhal boşaltılmazsa bu işi bizzat yapmak bizim için kazanılmaz ve kaçınılmaz bir durum haline dönüşür. Topraklarının egemenliği konusunda hassas olanlardan bu hassasiyeti önce terör örgütlerine karşı göstermelerini bekliyoruz. Hassassanız terör örgütünün orada ne işi var ? Hadi gönder, gitsinler. Orada işgalci gibi duruyorlar. Bunlar terörist. Teröristlerin cirit attığı bir yerde egemenlik lafı etmek boş iştir. Bizim ne Suriye’de, Irak’ta kimsenin tek karış toprağında gözümüz yok. Ama bize tehdit oluşturacak olan teröristleri de biz halleder geçeriz. Her iki yerde de öncelikle amacımız ülkemize yönelik tehditleri ortadan kaldırmaktır. Bunun yanında tarih boyunca hep olduğu gibi bugün de güney sınırlarımızın ötesindeki her istikrarsızlık ülkemize çok ciddi bir sığınmacı akınına yol açıyor.”
“Onlar öldürmeye biz yaşatmaya gideriz”
Bugün Irak’tan 50 bini aşkın mültecinin ülkemizde olduğunu hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi:
“Sınır ötesi operasyonlarımızdan bölge halkını huzuru ve güvenliğini tesis ederek topraklarımızdaki sığınmacıların yurtlarına dönmelerini de amaçlıyoruz. Dikkat ederseniz gittiği hiçbir yerde ülkemize işgalci davranılmıyor. Tam tersini adım attığımız her yerde samimi bir sevgi ile ve umutla karşılanıyoruz. Diğer ülkelerle ve terör örgütleriyle bizim aramızdaki fark budur. Onlar öldürmeye biz yaşatmaya gideriz. Onlar yıkmaya gelir biz inşa etmeye gideriz. Onlar imhaya gelir biz ihyaya gideriz. Onlar bölgenin tarihine ve insanların kültürüne hoyratça saldırarak gelir biz onlar değerlerimize sahip çıkmaya gideriz. Onlar masum insanların onurlarına el uzatmak için gelir biz namuslarını ve geleceklerini güvence altına almaya gideriz. Onlar teröristlerle birlikte gelir biz bölgenin asli evlatlarıyla birlikte gideriz. Onlar işgale biz kurtarmaya gideriz. Aramızdaki fark işte bu kadar açıktır, nettir ve kesindir. Biz Türkiye’yiz. Anadolu’daki bin yıllık varlığımız boyunca biz mücadeleyi hep verdik. Karşımızdakiler hep farklı kimliklere farklı kılıkları farklı isimlere sahip olsa da aslında hep aynı düşman vardı. Bize bırakınız bu topraklarını dünyada yaşamayı çok görenlere karşı verdiğimiz mücadele kıyamete kadar bitmeyecektir. Dün ecdadımız Avrupa’nın göbeğine kadar ilerlediği halde geride sadece eserler bırakmıştır. Bugün bizim mahremimize girenlerin geride ne bıraktığını biz Musul’dan, Rakka’dan, Halep’ten, Gazze’den biliyoruz. Aynı görüntülerin ülkemizde yaşatılmasına asla izin vermeyeceğiz. Bunun için gerekiyorsa sınırlarımız boyunca yığılan terör örgütlerinin üzerine sonuna kadar gideriz. Nereye kadar kaçarlarsa oraya kadar kovalayacağız.”
Erdoğan, konuşmasının ardından salondan ayrılarak Trabzon Havalimanı’na hareket etti.
(Ozan Köse - Bekir Koca - Ersen Küçük/İHA)