CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Aydın’ın Kuşadası ilçesinde kadın muhtarlarla bir araya geldi.
Aydın Büyükşehir Belediyesinin Dünya Kadınlar Günü kapsamında düzenlediği etkinlikte Türkiye’deki kadın muhtarlar bir araya geldi. Kadın muhtarlar, saat 10.30’da Kuşadası Efes Kongre Merkezi’nde Aydın Büyükşehir Belediyesi Kadın Mehteran Grubu’nun gösterisiyle karşılandı. Toplantıya onur konuğu olarak katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Dünya Kadınlar Günü’nü kadın muhtarlarla birlikte kutladı. Gösteriler ve slayt gösterisinin ardından konuşan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Türkiye’nin her bölgesinden kadın muhtarları Kuşadası’nda ağırlamaktan büyük mutluluk duyduklarını söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise kadınların demokrasinin temel unsuru olduğunu vurgulayarak, partilerde kadın aday kotasının yüzde 33 olarak yasalaşmasını önerdi. Kılıçdaroğlu, partilerinde bunu yapmayanların “kadınlardan korkanlar” olduğunu söyledi. Türkiye’de kimsenin hakkını savunamadığını öne süren Kılıçdaroğlu, “Bugün demokrasimiz işgal altındadır. Yargı bitmiştir, hukuk bitmiştir. Coplarla, tekmelerle, biber gazlarıyla kadınları susturamazsınız. Kadınlar hak, hukuk, adalet istiyorlar. Bozulan eğitim sisteminin düzelmesini istiyorlar. Ama kadınlara yapılan muameleye bakın. Üç günlük çocuğuyla gözaltına alınıyor kadın. Emzirmesi lazım, üç gün göstermediler. Kıyameti kopardık da çocuğu götürdüler annenin yanına. Bunun adı vicdansızlıktır. Eğer demokrasimiz işgal altındaysa, bu işgalden demokrasiyi kurtaracak olan kadınlardır. Demokrasilerde denge esastır. Bütün yetkiler bir kişiye verilmez. Bütün yetkileri bir kişiye verirseniz Türkiye’yi felakete sürüklersiniz“ dedi.
Demokrasi mücadelesinde kadınların “koçbaşı” olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, “Eğer bugün binlerce kişi işsizse, işsizliği en çok kadınlar çekiyorsa, kadınlar bir demokrasi devrimi yapmak zorundadır. Nasıl Cumhuriyet devrimi yaptıysanız, şimdi bir demokrasi devrimi yapmak zorundadır kadınlar. Huzur içinde yaşamak istiyoruz, ama gerilen bir toplumla karşı karşıyayız. Demokrasinin askıya alındığı toplumlar gerilir. İnsanlar düşüncelerini açıkladığı için hapse atılamaz. O nedenle demokrasi işgal altındadır diyorum. Yüzlerce gazeteci, akademisyen, milletvekili düşüncesi nedeniyle hapiste. Bunları düzeltmek için birlikte mücadele etmemiz lazım. Bu mücadelenin koçbaşı -başta ’topuklu efe’- kadınlar olacaktır. Her kadın Halide Edip gibi, Nene Hatun gibi mücadele etmelidir. Bu kutsal bir mücadeledir. Kadına yönelik şiddeti kim yaparsa yapsın en ağır şekilde cezalandırılmalı. Kamu görevlisi yapıyorsa ona da en ağır cezalar uygulanmalı. Kadına yönelik şiddet mi olur? İnsan insanlığından utanır. Kadınlar bu konuda da mücadele ediyorlar. Eminim kısa süre içinde kadınlar mücadelelerinde başarıyı yakalayacaktır. Yeter ki bir kadın hareketi, demokrasi hareketi başlatın” diye konuştu.
(Zafer Hacısalihoğlu/İHA)