Cumhurbaşkanı Erdoğan, üretimin asla askıya alınmaması gerektiğini belirterek, "Üretim üretim üretim yola devam. Daha çok istihdam oluşturacağız, daha çok ter dökeceğiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, SETA tarafından ATO Congresium’da düzenlenen ‘İktidarının 16.Yılında AK Parti Sempozyumu’nun açılış konuşmasını yaptı. Erdoğan, “Şunu bilmeniz lazım bu milletin karakteri sağa sola savrulan bir karakter değildir. Yaşadığımız sürecin bize bir maliyeti vardır. Ama operasyonu gerçekleştirenlere de bir maliyeti olduğu şüphesizdir. Zira Türk milleti istiklali ve istikbali söz konusu olduğunda canıyla, malıyla, dişiyle, tırnağıyla tüm varlığını ortaya koyacağını defaetle göstermiştir. 15 Temmuz bunun en son, en büyük ve en çarpıcı örneğidir. Dün milletimize birlikte tankların, topların, uçakların, helikopterlerin, namluların karşısında dimdik durmuştur. Hiç kimsenin şüphesi olmasın ki bugün de milletimizle birlikte doların, kurun enflasyonun, faizin karşısında aynı kararlılıkla duracağız. Ben milletime inanıyorum. Milletimin bu konudaki kararlılığına inanıyorum. Onlar yoğun bir şekilde şu anda Türk Lirasını hemen alıp doları bankalarda bozdurduğunu görüyorum. Doların hemen bozdurulup Türk Lirasının onurunu korumamız işte bunlara en güzel cevap olacaktır. Dün siyasi özgürlüğümüzü, birbirimize kenetlenip çıplak ellerimizle darbecilerin silahlarına galebe çalarak korumuştuk. Bugün de ekonomik özgürlüğümüzü yine birbirimize kenetlenip imkanlarımızı seferber ederek koruyacağız” ifadelerini kullandı.
“AMERİKA’NIN ELEKTRONİK ÜRÜNLERİNE BİZ BOYKOT UYGULAYACAĞIZ”
“Buradan milletimize özellikle de iş dünyamıza sesleniyorum” diyen Erdoğan, “Ekonomik tetikçilere vereceğimiz en güzel cevap işimize dört elle sarılmak olacaktır. Daha çok üreteceğiz, daha çok ihraç edeceğiz. Depoları kilitlemenin anlamı yok ihraç ihraç ihraç. -Üretimi askıya alalım-, çok ciddi yanlış yaparsınız. Üretim üretim üretim yola devam. Daha çok istihdam oluşturacağız, daha çok ter dökeceğiz. Daha çok emek vereceğiz. Dışarıdan dövizle aldığımız ürünün daha iyisini, daha kalitelisini burada üretip biz dışarıya satacağız. Amerika’nın elektronik ürünlerine biz boykot uygulayacağız. Bunların İPhone’u varsa öbür tarafta Samsung var. Kendi ülkemizde Venüs var, Vestel var. Ne yaptığımızı ne yapacağımızı anlasınlar. Dolayısıyla biz kendimize yeteceğiz. Olmayanı da üreteceğiz. Dışarıya para verip yaptırdığımız her işin daha güzelini yapıp biz dışarıya servis edeceğiz. Bu millet bunları yapmaya muktedirdir. Biz insansız hava araçlarını Amerika’dan istediğimiz zaman ne diyorlardı bize, ‘kongre izin vermiyor.’ Silahlı insansız hava araçlarını istediğimiz zaman aldığım cevap şuydu; ‘kongre izin vermiyor.’ Kötü komşu bizi ev sahibi yaptı. Şimdi bunları biz üretiyoruz. Sıkıntımız yok. Hem de istediğimiz kadar üretiyoruz şimdi ihraca başlıyoruz. Bu millet onlar gibi bakan değil, kazan kazan esasına göre hareket eden bir millettir. Hammaddeden yarı mamule, yarı mamulden mamule, mamulden yüksek teknolojiye, yüksek teknolojiden tasarıma doğru işlerimizi geliştireceğiz. Fabrikalarımızı çok daha çalıştıracağız, fazla çalıştıracağız. Yatırımlarımıza ara vermeyeceğiz. Pazarlarımızı genişletmek için dünya kazan biz kepçe daha çok dolaşacağız. Şimdi bu hafta içinde batıda uluslararası camiada birçok yapacağımız görüşmeler olacak. Hazine ve Maliye Bakanımız şu anda bazı ülkeleri dolaşıyor. Biz aynı şekilde telefonla irtibatlarımızı kuruyoruz, kurmaya devam edeceğiz. Sağolsun Batıdan dostlar arıyorlar onlarla görüşüyoruz, görüşmelerimizi devam ettireceğiz.Türkiye’de bir araya gelmenin gayretleri içerisindeyiz. Onlarla bir araya geleceğiz ve dayanışmamızı bu şekilde sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.
“ÜLKEMİZE YATIRIM YAPMAYI DÜŞÜNENLERİ DAHA ÇOK TEŞVİK EDECEĞİZ”
Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Ülkemize yatırım yapmayı düşünenleri daha çok teşvik edeceğiz. Kaynakları içeriden dışarıya doğru değil imkanı olanlara sesleniyorum, dışarıdan içeriye doğru akıtacağız. Bunları başardığımız da önümüze konan engellerin birer birer devrildiğini kurulan tuzakların birer birer bozulduğunu, yazılan senaryoların birer birer yıkıldığını yırtıldığını göreceğiz. Millet olarak bunu daha önce defalarca başardık. Bunu Çanakkale’de başardık mı başardık. İstiklal Harbinde başardık. Merhum Menderes’le başardık. Özal’la başardık. AK Parti’yle 16 yıldır başardık mı başardık. İnşallah bu defa da başaracağız. Hep söylediğim gibi bir olalım iri olalım diri olalım kardeş olalım hep birlikte Türkiye olalım. İnanın bana gerisi çok kolay. Bize müjdeler var hiç unutmayın. Rabbimizin yardımı yakındır hiç endişe etmeyin. Şayet tam tersini yaparsak asıl o zaman vay halimize. Yani bekle gör anlayışıyla üretimi durdurursak, ihtiyat diyerek ticareti aksatırsak önümüzü görelim diyerek yatırımları ertelersek hele hele paramızı eyvah tehlike var dövize yönlendirirsek inanın asıl o zaman düşmana teslim olmuş duruma düşeriz. Sakın dövize gidersek kurtuluruz yok o zaman batarsın. Sen Türksün sen Türk Lirası ile beraber yolda yürüyeceksin. Vatan toprağından vazgeçmekle üretimden, yatırımdan ticaretten ekonomiden vazgeçmek arasında bir fark yoktur. Her ikisinin de sonucu aynı kapıya çıkar. İnşallah buna meydan vermeyeceğiz. Milletimizle, iş dünyamızla, üreticilerimizle, ihracatçılarımızla, çalışanlarımızla birlikte gönül gönüle el ele omuz omuza verip bu meselenin üstesinden geleceğiz.”
“26 AĞUSTOS’TA YENİDEN MALAZGİRT’TEN YOLA ÇIKACAĞIZ UNUTMAYIN”
“Biz siyasi hayatımızın hiçbir döneminde olduğu gibi bu hadise karşısında da asla küçük düşünmüyoruz” ifadesini kullanan Erdoğan, “Bizim asıl hedefimiz bu konjonktürel krizi aşmak değil, 2023 hedeflerimize ulaşmaktır. Çünkü bu hedeflere ulaşamazsak daha çok krizle karşı karşıya geleceğimizi biliyoruz. Şimdi önümüzde 26 Ağustos var. 26 Ağustos’ta yeniden Malazgirt’ten yola çıkacağız unutmayın. Yeniden bir diriliş olacak inşallah. Geçtiğimiz 16 yılda Türkiye’nin büyümesinden gelişmesinden zenginleşmesinden bu ülkede yaşayan 81 milyon vatandaşımızın her biri istifade etmiştir. Bununla da kalmadı bölgemizdeki ve dünyadaki tüm mazlumlara gariplere de el uzattık. Ne diyor bu beyfendiler, ‘Dünyanın en zengini biziz.’ Sorun bakalım en az gelişmiş ülkelere ne kadar yardımları olmuş, Biz bir numarayız onlar arkamızdan geliyor. Niye? Bizim gönlümüz zengin gönlümüz. Gayri safi milli hasılaya göre zaten devamlı onlar arkamızdan geliyor biz önden gidiyoruz. Bundan sonra da böyle devam edecek. Biz her zaman garip gurabanın yanında yer aldık. O gelişmeye ülkelere ilk koşan hep biz olduk, gene biz olacağız. Bütün bunların hürmetine bu millet evelallah batmayacak, dimdik ayakta durmaya devam edecek. Biz ülkemizi alan el iken veren el durumuna getirdik. Siyasi görüşü ne olursa olsun akıl ve vicdan sahibi herkes bugünkü Türkiye’nin AK Parti kurulduğu dönemde ki Türkiye’den çok ileride olduğunu kabul edecektir” açıklamasında bulundu.
“BİZİM MANKURTLARA İHTİYACIMIZ YOK”
2023 hedefleriyle sembolleştirilen yarın ki Türkiye’de bugünden daha ileride olunacağına dikkati çeken Erdoğan, “Türkiye 2023 hedeflerimize ulaştığında ne olacak biliyor musunuz? Kişi başına düşen milli gelirimizi inşallah 2 katından fazla artıracağımız için her vatandaşımız şu anda olduğundan evelallah 2 kat daha zengin hale gelecektir. Milletimizle birlikte devletimizin de zenginliği gücü imkanı artacaktır. Böyle bir Türkiye’yi hiç kimse döviz kuru oyunlarıyla enflasyon ve faiz baskısıyla köşeye sıkıştırmayı düşünemeyecek. Üretimimizle ihracatımızla pazarlarımızla markalarımızla dünyada hak ettiğimiz yeri aldığımızda cari açık, enflasyon, faiz diye bir sorunumuz olmayacak. Her alanda kendi ihtiyacımızı karşıladığımız gibi dünyaya yüksek teknolojiye tasarıma markaya dayalı ürünler satıyor olacağız. Savunma sanayinde hiç kimseye muhtaç olmadan kendi ihtiyaçlarımızı karşılamanın yanında dostlarımıza da en uzatacak duruma geleceğiz. Gelişmiş ülkelerin nüfusları hızla yaşlanırken biz genç, eğitimli, dinamik ve üretken nüfusumuzla bölgenin ve dünyanın parlayan yıldızı haline geleceğiz. Gençlerimize imkan verildiğinde neler başarabileceklerinin en yakın şahidi biziz. Türkiye geliştikçe ve ekonomik olarak büyüdükçe gençlerinin önünü daha çok açacaktır. Bu ülkede kendine aydınlık bir gelecek kuramayan dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şans elde edemez. Bazılarının özellikle gençlerimizi tahrik etmek için yurt dışı güzellemeleri yaptıklarını görüyorum. Şundan emin olunuz. Yurt dışında verdiği emeği ve ortaya koyduğu gayreti burada sergileyen herkes ülkemizde çok daha iyi bir hayat seviyesine kavuşacaktır. Kendi ülkesinde ortalama bir işle oldukça iyi bir standartta yaşamayı yurt dışında sefalet içinde hayatını sürdürmeye tercih eden varsa elbette kendi bileceği bir iştir. Ama bununla kalmayıp bir de ülkesini karalamayı tercih edenlere biz mankurt diyoruz. Bizim mankurtlara ihtiyacımız yok. Bize bu ülkenin kalbi iman dolu kafası zehir gibi çalışan kendilerine eğitimden spora sağlıktan teknolojiye her türlü imkanı sağladığımız gençleri yeter. AK Parti davası işte bu gençliği yetiştirme davasıdır. Bunun için 2053, 2071 vizyonlarımızı gençlerimize emanet ettik. Önümüzdeki dönemde özellikle bu davamıza, hedeflerimize daha sıkı sahip çıkacağız. Türkiye’yi gençlerimizle birlikte hedeflerine ulaştıracağız” diye konuştu.
Sempozyumdaki oturumların partinin yeni bir kuruluş yıl dönümünde ve üstelik bir taraftan da büyük kongrenin arifesinde hakikaten tüm delegelere, tüm AK Parti sevdalılarına ufuk açacağını vurgulayan Erdoğan, “Durmayacağız, azimle, gayretle yolumuza devam edeceğiz ve bizim tabii ki Rabiamız var. Rabiamızdan taviz vermeyeceğiz. Tek millet tek bayrak tek vatan tek devlet. İşte bu özelliklerimizle geleceğe yürüyeceğiz” dedi.
(İHA)